Connect with us

Blog

DS E-TENSE PERFORMANCE: GELECEĞİN SÜRÜŞ TEKNOLOJİSİ

2020 itibarıyla %100 elektrikli modelleri ile Avrupa’nın en düşük CO2 emisyonuna sahip çok enerjili markası haline gelen DS Automobiles, bu dönüşümünü hızlandırmaya devam ediyor.

2024 yılında tüm model ailesinin %100 elektrikli modellerden oluşacağını açıklayan lüks otomobil üreticisi, bu doğrultuda geliştirdiği elektrikli modelleriyle geleceğin teknolojilerini bugünden sunmaya devam ediyor. İki yıl üst üste Formula E pilotlar ve takımlar şampiyonluğunu kazanan DS PERFORMANCE ekibi tarafından geleceğin teknolojik geliştirmelerini günümüze taşıyacak şekilde tasarlanan DS E-TENSE PERFORMANCE prototipi de bu dönüşümün en önemli göstergelerinden bir tanesi olarak öne çıkıyor. DS E-TENSE PERFORMANCE , karbon monokok şasisi, 600 kW (815 hp) güce sahip çift elektrik motoru ve dört tekerlekten çekiş sistemi ile eşsiz bir model olarak dikkat çekiyor. DS E-TENSE PERFORMANCE, gelecekteki E-TENSE seri üretim modelleri için yenilikçi çözümler sunan şasi yapısı, güç ünitesi ve bataryası ile büyüleyici DS Automobiles tasarımının birleştiği model olarak otomobil severleri büyülüyor.

Premium otomobil dünyasının önde gelen Fransız üreticilerinden DS Automobiles, kusursuz çizgiler ile yenilikçi teknolojileri bir arada sunmayı sürdürüyor. 2014 yılındaki ilk lansmanından bu yana elektrifikasyonu stratejisinin merkezine alan Fransız üretici, bu stratejisi doğrultusunda, Formula E’ye katılan ilk premium üretici olmuştu. %100 elektrikli araçların yarışında elde ettiği tecrübeleri ise sürdürülebilir mobiliteye yönelik geliştirdiği araştırma ve geliştirme çalışmalarını desteklemek için kullanmaya devam ediyor. Bunun en güzel örneği olarak ise DS E-TENSE PERFORMANCE prototipi dikkatleri üstüne çekiyor. Kusursuz çizgileri ile gözleri kamaştıran model, Formula E’nin yarış araçlarından esinlenilen aktarma organı ve karbon monokok gövdesi ile teknolojinin geldiği en üst noktayı sembolize ediyor. Üstün süspansiyon geometrisi ise genellikle inişli çıkışlı olan şehir içi yarış pistleri gibi yollarda ve her türlü hava koşulunda mümkün olan en iyi yol tutuşunu garanti etmek için tasarlandı. Bütün bu özellikleriyle ve %100 elektrikli yapısıyla DS E-TENSE PERFORMANCE prototipi, geleceğin sürüş dinamiklerini gözler önüne seriyor.

Formula E uzmanlığını yollara taşıyor

DS PERFORMANCE Direktörü Thomas Chevaucher %100 elektrikli modelin üstün teknolojisine vurgu yaparak, “Amacımız, Formula E’de edindiğimiz deneyimi ve uluslararası unvanlarımızla kazandığımız uzmanlığı, yarının yüksek performanslı elektrikli otomobilini öngören bir projeye uygulamak. Bu, bileşenlerin davranışlarını analiz etmek ve gelecekteki üretime yönelik olarak geliştirmek için kullanacağımız bir laboratuvardır. Bu uygulamayla amacımız aynı zamanda maliyetleri düşürmek, üretimlerini kolaylaştırmak ve üretim modellerindeki uygulamaları keşfetmek için çözümler bulmaktır. E-TENSE serisinin gelecek nesilleri bu geliştirmelerden yararlanacaktır” değerlendirmesini yaptı.

Geleceğin DS Automobiles tasarım dili

Geleceğin seri üretim elektrikli modelleri için çok yüksek performanslı bir laboratuvar olarak görülen DS E-TENSE PERFORMANCE modeli, aynı zamanda kusursuz tasarımı ile DS DESIGN STUDIO PARIS için bir keşif alanı da sağlıyor. Aracın önünde ızgara yerine yeni bir ifade yüzeyi tasarlanarak aracın ön yüzü çok daha dikkat çekici hale getirilmiş. DS AERO SPORT LOUNGE ile halihazırda kullanılan bu uygulama, DS Automobiles logosunu bir mağaza vitrinini andıran tasarım ile içerisinde barındırarak üç boyutlu özel bir etki yaratıyor.

Aracın iki tarafında yer alan ve toplam 800 adet LED’den oluşan yeni gündüz farları, geniş bir aydınlatma aralığı sağlamak için teknoloji ve tasarımı benzeri görülmemiş incelikle birleştiriyor. Farların pozisyonunda konumlandırılan iki kamera ise, DS E-TENSE PERFORMANCE’ın görsel kimliğini tamamlayarak bu etkileyici otomobilin önemli veriler toplamasına olanak sağlıyor. 21 inçlik büyük jantlarıyla da göze çarpan modelin dış tasarımını aerodinamik yapısı ve çekici rengi tamamlıyor.

Her açıdan farklı bir otomobil

%100 elektrikli yapısı ve yeni tasarım anlayışıyla dikkat çeken model, aerodinamik çizgiyle uyum sağlamak için değişken etkiye sahip bir renk ile sunuluyor. Dış ortam koşullarına ve bakılan açıya göre renk algısı değişerek kaputa kadar uzanan parlak siyah yüzeyler ile çarpıcı bir kontrast etkisi yaratılmasını sağlayan bu teknoloji sayesinde aracın rengi bakış açısına göre değişkenlik gösteriyor.

Formula E’nin performansı, konfor ile birleşti

Aracın iç mekânına geçildiğinde, dışarıdan verdiği yenilikçi hissi bir üst seviyeye taşımayı başarıyor. Yüksek teknolojiye sahip ve veri toplayacak şekilde tasarlanan kokpite ek olarak, yarışlardan esinlenilen çanak şeklinde koltuklar ve Formula E direksiyon simidi ile yüksek performans ve üstün teknoloji kendisini hissettiriyor. Konfor ve detaylara gösterilen özen, siyah deriden özel ek döşemelerde de kendini gösteriyor. DS E-TENSE PERFORMANCE ile olan uyumu tamamlamak için araç içi FOCAL Utopia ses sistemi ile Focal ve prototip renklerde bir çift özel Scala Utopia Evo hoparlör araca dahil edildi. En iyi bileşenler kullanılarak üretilen bu Fransız gümüş rengi donanımlar özel bir ses kalitesi sunuyor.

815 hp, sıfır emisyon

Elektrikli dönüşümün performanstan ödün vermeden olabileceğinin en önemli sembollerinden bir tanesi olan DS E-TENSE PERFORMANCE, önde 250 kW arkada ise 350 kW güç üreten iki elektrik motoruyla bunu gözler önüne seriyor. Toplamda 815 hp üretebilen ve tekerleklerde 8.000 Nm tork değerini aktarabilen bu iki motor doğrudan Formula E için tasarlanan DS PERFORMANCE geliştirmelerinden alındı. Olağanüstü bir performans ortaya koyan 600 kW’lık benzersiz rejenerasyon kapasitesiyle DS E-TENSE PERFORMANCE’ın güç aktarım organları, enerjinin en iyi şekilde kullanılmasına da öncelik sağlıyor. Fiziksel olarak DS E-TENSE PERFORMANCE güvenlik gerekçeleriyle fren diskli ve balatalı bir fren sistemini tutuyor olsa da, frenleme için yalnızca rejenerasyon sistemi kullanılabiliyor.

Geleceğin batarya teknolojisi, bugünün otomobilinde

Üstün performansa DS E-TENSE PERFORMANCE laboratuvarının temel parçalarından birisi de batarya. Kompakt boyutlara sahip akü DS PERFORMANCE ekibi tarafından tasarlanan bir karbon-alüminyum kompozit kaplama içinde yer alıyor. Optimum ağırlık dağılımı için arka ortada yer alan bir alana yerleştirilmiş olan DS E-TENSE PERFORMANCE’ın bataryası da, otomobilin geri kalanı gibi elektrikli araç yarışlarından ilham alınarak konumlandırıldı. TotalEnergies ve yan kuruluşu Saft ile bağlı şirketi tarafından geliştirilerek, Quartz EV Fluid çözümünün özel tasarımı sayesinde, günümüz teknolojisinin çok üzerinde, yenilikçi bir kimyayı ve hücreler için kapsayıcı bir soğutma sistemini ortaya çıkartıyor. Bu akü, 600 kW’a kadar hızlanma ve rejenerasyon aşamalarına fayda sağlamasının yanı sıra gelecek nesil seri üretim araçlar için yeni yolların keşfedilmesine de olanak sağlıyor.

Fomula E şampiyonları testlere başladı

DS E-TENSE PERFORMANCE’ın gerçek performans verileri, Formula E şampiyonlarının testlerinde ortaya çıkıyor. Şubat 2022 itibariyle DS PERFORMANCE ekibi, DS E-TENSE PERFORMANCE ile ilk testlerini düzenlemeye başladı. Formula E şampiyonları, E-TENSE’in temsilcisi Jean-Éric Vergne ve Antonio Felix da Costa, pistlerde ve açık yollarda testlere başlamadan önce tasarımın gelişimini tamamlamak için sırayla prototipin direksiyonuna geçiyor.

DS E-TENSE PERFORMANCE NFT olarak da piyasaya sürülecek

Fiziksel anlamda tek seferlik bir prototip olan DS E-TENSE PERFORMANCE, Şubat ayı içinde NFT biçiminde de satışa sunuldu. 100 DS E-TENSE PERFORMANCE “100’ Serisi – %100 Elektrikli” – bu araç için açık artırmayla her gün satılacak birer NFT ile DS Automobiles, bu dünyaya ilk adımı attı. Daha sonra, iki adet “100’ Serisi – 2 sn’de 0-100km/sa” ile sınırlanan DS E-TENSE PERFORMANCE modeli için 50 günlük bir açık artırma başlatılacak

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Blog

Hyundai, IONIQ Ormanı Projesi ile 1 Milyon Ağaç Dikti

Hyundai Motor Grubu, IONIQ Ormanı girişiminin 10. yıl dönümünü ve dünya genelinde dikilen 1 milyon ağaç kilometre taşını kutluyor. Bu önemli gelişmeleri taçlandırmak için ağaçlara bir “ses” vererek orman koruma ve iklim eylemi çağrısı yapan Hyundai, yapay zekâ destekli marka kampanyası Ağaç Muhabileri’ni (Tree Correspondents) de tanıttı.

Hyundai IONIQ lansmanını kutlamak amacıyla 2016 yılında başlatılan IONIQ Ormanı, gelecek nesiller için daha iyi bir dünya yaratmayı amaçlayan ağaç dikme projesi ve 2021’de IONIQ 5’in tanıtımıyla birlikte küresel ölçekte genişlemeye başlayan proje, bu ay itibarıyla 13 ülkede toplam 1 milyon ağaç dikimiyle önemli bir başarıya ulaştı. Ağaç Muhabirleri kampanyası, çevresel verilerden elde edilen bilgileri özel olarak geliştirilen büyük dil modeli (LLM) aracılığıyla anlatıya dönüştüren ve ağaçların “birinci ağızdan” hikâyelerini aktaran bir yapay zekâ kampanyası. Hyundai’nin bu alandaki çabalarının 1 milyon eşiğini aşarak kararlılıkla süreceğini ortaya koyuyor.

IONIQ Ormanı bugün ABD, Meksika, Kanada, Brezilya, Vietnam, Hindistan, Kore, Almanya, Suudi Arabistan, Çekya, Türkiye, Filipinler ve Çin olmak üzere toplam 13 ülkede sürdürülüyor. Küresel ağaçlandırma çalışmalarına katkı sunmanın yanı sıra, iklim değişikliğiyle mücadele, ekosistemlerin onarımı ve biyolojik çeşitliliğin korunmasına da destek sağlıyor.

Kampanya kapsamında Brezilya, Çekya ve Kore’deki IONIQ Ormanı ağaçlarına yerleştirilen izleyiciler aracılığıyla ağaçların ve çevrelerinin anlık ekolojik verileri toplandı. Bu veriler, The Weather Company gibi uzman kuruluşların dış kaynak verileriyle birlikte analiz edilerek büyük dil modeli sayesinde doğal dile çevrildi. Böylece çevresel ölçümler, ağaçların “ağzından” anlatılan etkileyici hikâyelere dönüştürüldü. Ağaç Muhabirleri tarafından “yazılan” bu makaleler, iklim değişikliği, orman kaybı ve ekosistemlerin bozulması gibi kritik konulara ışık tutuyor.

IONIQ Ormanı projesine dair daha fazla bilgi edinmek için Ağaç Muhabirleri’nin makalelerini TreeCorrespondents.com adresinden okuyabilirsiniz. Kampanyanın perde arkasını gösteren resmi film, Hyundai Motor Türkiye Youtube kanalından izlenebilir.

 

21 Mart Uluslararası Orman Günü’nde ön tanıtımı yapılan Ağaç Muhabirleri kampanyası, yakın zamanda düzenlenen 2025 Cannes Lions Uluslararası Yaratıcılık Festivali’nde Dijital El Sanatları kategorisinde iki Altın Aslan ve bir Gümüş Aslan kazanarak küresel çapta takdir topladı.

Continue Reading

Blog

Genesis Magma Racing’den GMR – 001 Hypercar: İlk Ateşleme Gerçekleşti

Hyundai’nin lüks markası Genesis’in yarış departmanı Genesis Magma Racing, GMR-001 Hypercar projesinde önemli bir eşiği daha geçti. Takımın 2026 FIA Dünya Dayanıklılık Şampiyonası’na (WEC) girişini temsil edecek bu özel aracın ilk testleri, geçtiğimiz haftalarda Le Castellet’de başarıyla tamamlandı. Bu özel test, yalnızca projenin genel süreci için değil, aynı zamanda aracın üretimi açısından da büyük önem taşıyor.

GMR-001: Yeni Bir Dönemin Başlangıcı

Le Mans 24 Saat yarışının hemen ardından başlanan GMR-001’in üretimi, Genesis Magma Racing’in yarış üssüne ve Paul Ricard Pisti’ne yakın konumdaki Oreca tesislerinde başladı. İlk montaj çalışmaları, Oreca’nın deneyimli teknisyenleri tarafından yürütüldü ve Genesis Magma Racing mühendisleri de sürecin kilit aşamalarına doğrudan katıldı. Bu aşamalardan biri de V8 çift turbo motorun montajı ve ilk testlerinin yapılmasıydı.

Takım Direktörü Cyril Abiteboul konuyla ilgili şu açıklamada bulundu:

“Bu tür projelerde takviminizde kırmızı kalemle işaretlediğiniz özel tarihler olur. İşte bu da onlardan biriydi. İlk kez marşa basılması, GMR-001’in hayata geçtiği andı. Genesis Magma Racing için büyük bir adım” dedi.

Motor geliştirme çalışmaları, Hyundai Motor Grubu bünyesinde faaliyet gösteren Hyundai Motorsport’un Güç Aktarma Organları Departmanı tarafından Haziran 2024’te başlatılmıştı. Temeli, markanın FIA Dünya Ralli Şampiyonası’nda şampiyonluk kazanan motor teknolojisine dayanıyor. İlk prototip, Şubat ayında başarıyla çalıştırıldı. O tarihten bu yana mühendisler, motor ve şanzıman kombinasyonunu farklı dinamometre testlerinde simülasyon verileriyle karşılaştırarak performans ve verimlilik testlerine tabi tuttu. Şimdi motorun şasiye başarıyla entegre edilmesi, test ve geliştirme çalışmalarının bir sonraki aşamasının önünü açıyor. İlk pist testleri ise Ağustos ayı sonunda gerçekleştirilecek.

Aracın Üretimi, Farklı Departmanlar ve Ortakların Uzmanlıklarını Bir Araya Getiriyor

Genesis Magma Racing ile şasi ortağı Oreca arasındaki yakın iş birliği, aracın üretim ve ilk çalıştırma süreci boyunca oldukça kritik rol oynadı. Her iki ekip, GMR-001’in yoğun geliştirme takvimine uygun şekilde birlikte çalışarak belirlenen hedeflere başarıyla ulaştı. Araç üzerindeki son montaj işlemleri devam ederken, Oreca ve Genesis Magma Racing ekipleri ilk aracın testlere hazır hale getirilmesine odaklanıyor. Ardından diğer şasilerin üretimine geçilerek GMR-001’in homologasyon süreci öncesinde geliştirme çalışmaları hızlandırılacak.

Teknik detayları önümüzdeki aylarda açıklanacak olan otomobil, Hyundai Motorsport’un gelişmesine ve diğer dallardaki yarış otomobillerine de ilham kaynağı olacak.

Continue Reading

Blog

Škoda’nın Elektrikli Modelleri Türkiye Yollarına Çıkıyor

Škoda, e-mobilite alanındaki iddiasını genişleyen model yelpazesi ve avantajlı fiyat politikasıyla güçlendiriyor. Markanın yeni nesil elektrikli ve plug-in hibrit modelleri, Türkiye’deki müşterilerle buluşmaya hazırlanıyor.

Avrupa’da en çok tercih edilen tam elektrikli otomobiller arasında yer alan Enyaq ailesi, lansmana özel 2.599.900 TL’den başlayan fiyatlarla showroomlarda yerini alırken, kompakt boyutları, çevreci teknolojisi, zengin donanımları ve rekabetçi menzili ile şehir içi ve şehir dışı kullanıma elektrikli bir SUV alternatifi olarak öne çıkan Elroq lansmana özel 1.849.900 TL fiyatı ile satışa sunuluyor. Plug-in hibrit teknolojisine sahip Škoda’nın en çok tercih edilen modelleri arasında yer alan Superb’in, elektrikli olarak 151 kilometrenin üzerinde şehir içi seyahat imkânı sunan plug in hibrit modeli ise lansmana özel 2.999.900 TL’den başlayan fiyat ile Yüce Auto-Škoda yetkili satıcılarında yer alıyor.

yuce-auto-skoda-genel-muduru-zafer-basar-2.jpg

“Türkiye pazarına özel fiyatlar”

Škoda olarak, elektrikli ve hibrit araçlara geçiş sürecinde müşterilerine en iyi deneyimi sunmayı hedeflediklerini belirten Yüce Auto Škoda Genel Müdürü Zafer Başar, “Yeni Elroq, Enyaq, Enyaq Coupé ve Superb Plug-in Hibrit modellerimizle Türkiye’nin elektrikli otomobil dönüşümüne öncülük ediyoruz. Özellikle Elroq modelimizde, Türkiye pazarına özel avantajlı fiyatlandırma politikamızla müşterilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Elroq 60 modelimizin Türkiye fiyatı, üreticiden alınan özel destek sayesinde 50 kWh’lık versiyonun fiyatına denk geliyor. Bu avantajlı fiyat politikasıyla Yüce Auto-Škoda olarak elektrikli araç sahipliğini daha erişilebilir kılmayı amaçlıyoruz. Tam elektrikli araçlarımızın da ürün gamımıza katılması ile müşterilerimize marka tarihimizin en geniş ürün gamını sunuyoruz” şeklinde değerlendirdi.

Elektrikli araçlara geçiş sürecinde en çok karşılaşılan kaygılardan birinin menzil ve şarj süresi endişesi olduğunu sözlerine ekleyen Başar, “Bu endişeyi en aza indirmek için, bayilerimizi 360 kW’lık hızlı ve verimli olan DC şarj üniteleriyle donattık. Üstelik bu hizmeti yalnızca Škoda kullanıcılarına değil, tüm marka ve model elektrikli araç kullanıcılarına sunuyoruz.” dedi

elroq-2.jpg

İki etkileyici gövde tipi: Enyaq ve Enyaq Coupé

Škoda, yenilenen Enyaq ailesi ile elektrikli araç pazarındaki çıtasını daha da yükseltiyor. Yeni Enyaq ailesi, daha önce olduğu gibi SUV ve Coupé olmak üzere iki farklı gövde tipinden oluşuyor. İki farklı batarya boyutu ile sunulan yeni Enyaq ve Enyaq Coupé, 150 kW’den (204 PS) 210 kW’ye (285 PS) kadar güç üreten motor seçenekleriyle tercih edilebiliyor.

Enyaq ailesi 60 ve 85x modellerinden ürün gamıyla tüm müşteri beklentilerini karşılıyor. 63 kWh batarya kapasiteli Enyaq 60 ve Enyaq Coupé 60, arka aksta bulunan 150 kW (204 PS) elektrik motoruyla 310 Nm tork değerine sahip. 0-100 km/s hızlanmasını 8,1 saniyede gerçekleştiren bu versiyonlar maksimum 160 km/s hız ile sınırlandırıldı. Şehir içi 538 kilometreden fazla menzil sunulan Enyaq 60 ve Enyaq Coupé 60 modelleri aynı zamanda 165 kW DC Şarj kapasitesi ile yüzde 10’dan yüzde 80 batarya doluluğuna yalnızca 24 dakikada ulaşabiliyor. 82 kWh ile daha büyük bir bataryayı gövdesinde bulunduran Enyaq Coupé 85x, arka bölümde konumlanan elektrikli motora ek olarak ön aksta da elektrik üniteyle kombine ederek dört tekerlekten çekiş imkânı sunuyor. 210 kW (285 PS) güç ve 545 Nm tork üreten elektrikli bir motorla performans ile verimliliği bir arada sunuyor. Enyaq Coupé 85x modeli 0-100 km/s hızlanmasını yalnızca 6.7 saniyede gerçekleştiriyor. Şehir içi 663 kilometreden fazla menzili ile uzun yolculuklar için ideal bir seçenek olan yeni Enyaq Coupé 85x’in 82 kWh bataryası, 175 kW maksimum şarj gücü sayesinde DC hızlı şarj istasyonlarında batarya seviyesini %10’dan %80’e sadece 28 dakikada doldurulabiliyor.

superb-plug-in-hibrit-1.jpg

Kompakt boyut, zengin donanım: Elroq

Škoda Elroq 63 kWh kapasiteye sahip tek batarya seçeneği ile satışa sunuluyor. Elroq, 60 versiyonuyla 543 km’den fazla menzili kullanıcısına sukarken, 150 kW/204 PS güç çıkışıyla verimlilik ve performansı bir araya getiriyor.
Elroq 60, hızlı şarj teknolojisiyle de elektrikli araç pazarında bir adım öne çıkıyor. 165 kW’ya kadar DC hızlı şarj desteği sayesinde, aracın 63 kWh kapasiteli bataryası sadece 24 dakika içerisinde yüzde 10’dan yüzde 80 kapasiteye kadar şarj olabiliyor. Elroq 60 modeli, AC şarj istasyonlarında 11 kW’ya kadar şarj hızlarını destekliyor ve yalnızca 6 saat 30 dakikada %0’dan %100’e şarj edilebiliyor. Bu hızlı şarj özelliği, Elroq’u günlük kullanımda da son derece pratik bir seçenek haline getiriyor.

superb-plug-in-hibrit-2.jpg

Superb’de plug-in hibrit motor seçeneği

Superb’de plug-in hibrit seçeneği, performansa katkı sağlarken aynı zamanda yakıt tüketiminde de fark yaratıyor. 25,7 kWh batarya kapasiteli ve 1.5 lt TSI motorlu Škoda Superb PHEV e-Sportline, 204 beygir güç ile 350 Nm tork değeriyle dikkat çekiyor. Otomobil 0-100 km/s hızlanmasını ise 8,1 saniyede tamamlıyor. Elektrik motorunun desteğiyle birlikte Superb PHEV e-Sportline, şehir içi 151 km ve kombine 128 km yalnızca elektrik motoru ile sürüşe imkân tanırken 100 km’de sadece 0,4 lt’lik yakıt tüketimi değeriyle öne çıkıyor.

Superb’in tüm seçeneklerinde olduğu gibi plug-in hibrit modeli de DSG otomatik şanzımanla (yalnızca PHEV için 6 ileri DSG) eşleştirilerek her sürüş koşulunda yüksek konfor, performans ve verimliliği kullanıcısına sunuyor. Škoda Superb PHEV Türkiye’de ilk etapta sadece e-Sportline donanım paketiyle satın alınabiliyor.

Skoda’dan elektrikli modelleri için özel avantajlar

Škoda elektrikli modellerinin Türkiye satışına güçlü bir başlangıç yaparken, sunduğu ayrıcalıklı hizmet paketiyle de fark yaratıyor. Teslimatla birlikte müşterilerine, Türkiye genelindeki D-Charge istasyonlarında geçerli 15.000 TL değerinde ücretsiz hızlı şarj hakkı sunuluyor.

OTOPODYUM

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

En Çok Okunanlar

Copyright © 2019 SUV4CROSS markası tescilli bir markadır.