Connect with us

Sektörel

Ankara-İstanbul Arasına 1 Milyar Euroluk Yeni Otoyol

Akyazı ile Ankara arasında hizmet veren, Bolu Tüneli’nin de içinde bulunduğu otoyola, kardeş otoyol geliyor. 1 milyar euroya mal edilecek ve 200 kilometre uzunluğunda olacak Akyazı-Ankara Otoyolu, gidiş geliş 3’er şeritli olarak planlandı.

Akyazı ile Ankara arasında hizmet veren, Bolu Tüneli’nin de içinde bulunduğu otoyola, kardeş otoyol geliyor. 1 milyar euroya mal edilecek ve 200 kilometre uzunluğunda olacak otoyol, gidiş geliş 3’er şeritli olarak planlanıyor.

Ayrıca Ankara-İstanbul arasını 80 dakikaya düşürecek yeni Hızlı Tren Projesi de 2028’de bitirilecek. 344 kilometrelik güzergahta 350 kilometre sürat yapılabilecek Ankara-İstanbul Süper Hızlı Tren Hattı’nda 120 kilometreyi bulan 52 tünel inşa edilecek.

Eskişehir-Antalya Hızlı Tren Projesi de planlanıyor. Tamamlandığında İstanbul Antalya arası 4 saat 45 dakikaya, Eskişehir Antalya arası ise 2 saate düşecek.

293 kilometrelik Kırıkkale-Samsun, 513 kilometrelik Samsun-Trabzon-Sarp ve ihale aşamasında olan 143 kilometrelik Çatalca-Çayırova, 192 kilometrelik Aksaray-Yenice Hızlı Tren Hattı ise planlanan diğer projeler arasında yer alıyor. Yeni yapılacak hatlar ile birlikte yük taşımacılığında demiryolunun payı 5 yılda 4 kat artırılarak, 38 milyon tondan 146 milyon tona çıkarılacak.

2028 ve 2053 hedefleri…

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 2023-2028 yılları arasında hayata geçirilecek proje ve yatırımlar ile 2053 yılı ulaştırma ve altyapıda ortaya konan hedef ve projeleri açıklayarak, gazetecilerin sorularını cevapladı.

“11 trilyon dolarlık ticaret hattının merkezindeyiz”

Uraloğlu, “Ülkemiz 4 saatlik uçuş süresiyle, yaklaşık 1 milyar 650 milyon insanın yaşadığı, 43 trilyon 200 milyar dolar Gayri Safi Milli Hasıla’ya sahip ve 11 trilyon dolar ticaret hacmi bulunan 67 ülkenin merkezi konumundadır. Üç kıtayı birbirine bağlayan jeopolitik konumuyla da Avrupa, Asya ve Afrika ülkelerinin ekonomik ve sosyal gelişimleri için çok önemli bir noktada bulunuyor. Bu gerçeklerden hareketle son yıllarda ülke içinde çok modlu ulaşım bağlantıları sağlamanın yanı sıra, uluslararası koridorlar oluşturarak, kıtalar arasında kesintisiz ve kaliteli ulaşım altyapıları tesis ediyoruz” dedi.

Dünya ticaret hacmi 10 yılda 2 kat artacak

Bakan Uraloğlu, “2020-2050 yılları arasında ulaşıma yönelik talebin, yolcu sayısı-km cinsinden iki katına çıkacağı öngörülüyor. 2020 yılında 12 milyar ton olan dünya ticaret hacminin 2030 yılında 25 milyar tona, 2050 yılında 95 milyar tona ve 2100 yılında ise 150 milyar tona çıkacağı tahmin ediliyor. Ülkemizde şu anda yaklaşık 26, 5 milyon olan araç sayısı 2050’li yıllarda 55 milyon civarında olacak. İşte biz de bu gerçekler ışığında çalışmalarımızı hayata geçiriyoruz” diye konuştu.

194 milyar dolarlık yatırımla yıllık 30 milyar dolar tasarruf

Bakan Uraloğlu, “Son 21 yılda ülkemizin ulaşım ve iletişim altyapısına harcadığımız yaklaşık 194 milyar dolar ile bu alanlarda çok önemli mesafeler kat ettik. Cumhuriyetimizin 100. yılında kaydetmiş olduğumuz önemli yatırımlar ve gelişmeler ile stratejik konumumuzun gereğini en iyi şekilde değerlendirerek ülkemizi uluslararası alanda vazgeçilmez bir düzeye taşıdık” şeklinde konuştu.

Yapılan 194 milyar dolarlık yatırımla yaklaşık 1 trilyon 260 bin dolarlık üretime katkı sağlandığına dikkati çeken Uraloğlu, “Gayri safi yurt içi hasılaya 606 milyon dolarlık bir katkı sağlamışız. İhracata yine yaklaşık 110 milyar dolarlık, vergiye 31,6 milyar dolarlık ve her yılda yaklaşık 1 milyon kişiye kabaca katkı sağlamışız. Bunların tasarruf etkisine bakacak olursak bütün sektörlerde yaklaşık 30 milyar dolarlık tasarruf ediyoruz. 2002’de 100 milyar taşıt kilometreye düşen ölüm sayısı 5,72 iken bugün artık yaklaşık 4,5 kat azalarak 1,08’e düştü” ifadelerini kullandı.

“Ankara-İstanbul’u hızlı trenle 80 dakikaya düşüreceğiz”

Osmaneli-Bursa-Balıkesir Hızlı Tren Hattı’nı 2026’da bitireceklerini belirten Uraloğlu, “Mersin, Adana, Osmaniye, Gaziantep hattımızı 2027’de bitireceğiz. Kapıkule’den girdiğimizde Gaziantep’ten hızlı trenle çıkmış olacağız. Ankara’nın İzmir’e bağlantısını sağlayacak 508 kilometrelik yüksek hızlı tren hattını 2028’de bitirmeyi hedefliyoruz. Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nden de geçecek olan ve Uzakdoğu’yu Londra’ya ikinci defa bağlayacak olan demir yolu hattımızı yine planlıyoruz. Karadeniz’e ulaşacak demir yolu hattımızın ilk etapta Kırıkkale ile Çorum arasının 2028’e kadar bitirilmesini planlıyoruz. Ankara-İstanbul arasında süper hızlı tren projemizi bitirdik. Bunun fizibilitelerini yapıyoruz. Ankara ile İstanbul arasını iki durakla yaklaşık 80 dakikada kat etmiş olacağız. Bunu da 2028 için iddialı olabilir ama bunu da inşallah ihalesini yapıp bunun da yapım çalışmalarına başlayacağız” şeklinde konuştu.

Uraloğlu OSB’ler ile limanlar arasında sağlanacak demiryolu bağlantılarının sanayicinin ve ihracatçının navlun maliyetlerini düşüreceğine dikkat çekerek, “ Doğrudan sanayilerin, OSB’lerin içerisinde yerinden yükü alıp doğrudan lojistik merkezlere, limanlar aktarmayla ilgili bir çalışmadır. Kıymetlidir, şu anda 439 kilometre böyle hattımız var, 268 kilometre daha 2028 yılına kadar inşallah yapmış olacağız. Yük taşımacılığında şu anda 38 milyon ton yüzde 5 gibi bir oran var, bunu 2028’de 146 milyon tona, 2053’te de 448 milyon tona eriştirerek yüzde 22’lik bir payı inşallah demir yollarının üzerine yüklemiş olacağız” şeklinde konuştu.

Demiryolu uzunluğu 13 bin 900 kilometreye çıktı

Uraloğlu, “2022’de 2 bin 505 olan sinyalli hat uzunluğumuzu 8 bin 46 kilometreye çıkardık. Şu andaki demiryolu uzunluğunun da yaklaşık 13 bin 900 kilometre oldu. 2 bin 122 kilometre olan elektrikli hat uzunluğunu 7 bin 142 kilometreye yükselttik. 181 kilometre olan demiryolu tünel uzunluğunu 373 kilometreye yükselttik. Yüksek hızlı tren ile taşınan toplam yolcu sayısı 76,2 milyona ulaştı. Tamamlanan 395,2 kilometre kent içi hat var. 102 kilometre ise devam ediyor.” Dedi. Uraloğlu, İstanbul’da 340 kilometre kent içi raylı sistem olduğunu ve bunun 127,5 kilometresinin Bakanlık tarafından yapıldığını aktardı. Uraloğlu, “Karayollarına baktığımızda yaklaşık 2053’e kadar 31 milyar dolarlık bir yatırım düşünüyoruz. Şu andaki bölünmüş yolumuz 29 bin kilometre, 2028’de 31 bin kilometrenin üzerine çıkaracağız, 2053’te de 38 bin kilometrelik bir bölünmüş yol hedefimiz var” şeklinde konuştu.

5 yılda 544 kilometre otoyol

Uraloğlu, “2028 yılına kadar 544 kilometre yeni otoyolu ağını da inşallah bitirmiş olacağız. Aydın-Denizli Otoyolu İzmir’e bağlantıyı sağlarken diğer taraftan da Antalya’ya bağlantıyı sağlayacak. Turizm destinasyonunda Antalya ile Denizli’yi ve İzmir’i de bu koridorla birleştirmiş olacağız” dedi.

“Amanoslar ile Gaziantep sanayi denize ulaşacak”

Amanoslar için de bu yıl ihale yapılacağını dile getiren Uraloğlu, “Bizim eskiden beri gündemimizdeydi, Amanoslar’ı geçen hem demir yolu, hem de otoyol hattımızı planladık, bu yıl içerisinde ihalesini yapacağız. Gaziantep sanayisini denize ulaştırmış olacağız, bu anlamda da kıymetli. Ve İskenderun sahilinde sıkışmış olan sanayi bölgesini artık Amanoslar’ın arkasına, Hassa tarafına doğru da ciddi bir genişleme imkânı sağlamış olacağız. Esasında biz hani sadece bir ulaştırmayı değil gerçekten bütün projelerimizde ülkemizin ekonomisine ve gelişmesine nasıl katkı sağlarız, onu da düşünüp planlamaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu. Uraloğlu, deniz yolunda da kapasitenin arttırıldığını anlattı. Haberleşmede mobil abone sayısını 23 milyondan yaklaşık 91 milyona çıkardıklarını belirterek, “Geniş band abone sayısı yokken şimdi yaklaşık 92 milyon civarında abonemiz var. Fiber hat uzunluğumuz 81 bin kilometreyken şimdi 526 kilometre civarında. Uydulara baktığımızda, yaklaşık 12 tane uyduyu uzaya göndermişiz. Şimdi son olarak da 2024 yılının hemen başında 6A uydumuzu inşallah uzaya fırlatmış olacağız” dedi.

Hatay Havalimanı yeniden yapılacak…

Uraloğlu, Hatay Havaalanı’na şu an boş uçakların indiğini dolu uçakların kalkabildiğini vurguladı. Uraloğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Projemizi yaptık. Şimdi hızlıca ihalesini yapıp havaalanını yeniden yapacağız. Aynı yere yapacağız maalesef. Çünkü başka bir yer yok orada. Ama ya ben bunu tecrübe ettik niye bir daha deniyoruz derseniz şöyle bir örnek vereyim. Artık yaklaşım olarak Rize’deki ve Ordu Giresun’daki havaalanı yaklaşımıyla denizin içerisine nasıl yapmışsak burada da Amik Gölü’nün içerisine aynı mantıkla yapacağız.”

Havalimanlarına 20 milyar dolar…

Havayollarında 2053’e kadar yaklaşık 19,5 milyar dolarlık bir yatırım yapmayı planladıklarını belirten Uraloğlu, “2028’e kadar da 57 olan havalimanı sayımızı 61’e yükseltmeye hedefliyoruz. 2028’e kadar havalimanlarının genişletilmesi çalışmalarına başladık. Öncelikle Esenboğa ve Antalya ve Trabzon’da başladık. Çukurova Havalimanı bu sene sonuna kadar bitirmeye hedefliyoruz” dedi.

6G’nin planlamasına başladık

Uraloğlu, haberleşmede 2028’e kadar yaklaşık 10 milyar dolarlık bir yatırım yapmayı planladıklarına dikkat çekerek, “Buradaki geniş bant abone sayısını 112 milyona, mobil abone sayımızı da 102 milyona ulaştırmayı hedefliyoruz. TÜRKSAT 6A’yı önümüzdeki sene inşallah uzaya fırlatacağız. Haberleşme de internet hizmetini 100 megabit saniyeye ulaştırarak her eve ulaşmayı hedefliyoruz” diye konuştu.

Bakü-Tiflis-Kars Hattı komple yenilenecek

Ulaştırma Bakanı Uraoğlu, Cumhurbaşkanı’nınekim ayında Çin ziyareti olabileceğini ifade ederek, “ÇinlilerinKonya, Aksaray, Yenice, Akdeniz hattında bir finansman veya işlerin ortak yapılması konusundailgileri var. Yapılmış olan ihaleler var. Dolayısıyla bunların bu süreçte birazcık daha hayata geçeceğini düşünüyorum. Bununla ilgili gerekli görüşmeleri yaptık. Bundan sonra daha iş birliği içerisinde yürüyeceğiz Kuşak Yolu’yla ilgili birçok alternatif var. Her ülke burada rol almaya çalışıyor. Her ülke gerek kendi ülkesinden geçsin gerekse de geçecek güzergahta kendilerinin dahli olsun istiyor. Şu andaki Bakü-Tiflis-Kars hattımız var ve bu komple yenileniyor. Şu an kapalı orası. Sebebi de tamamen yenileniyor olması” dedi. Uraloğlu, sözlerine şöyle devam etti:

“Kuzey Koridoru biliyorsunuz neredeyse devre dışı kaldı, şu anda Orta ve Güney Koridor daha aktif ve Orta Koridorda da çok net bir şekilde biz varız. Güney Koridorun yine limanlar ayağında da biz varız. Özellikle Irak’ın Fav Limanından Nusaybin’e, Habur Sınır Kapısına ulaşacak bir projesi var çok yakın zamanda bu netleştirildi. Irak tarafıyla karşılıklı mutabakatlar imzaladık ve Körfez bölgesindeki ülkeler de buna katkı sağlayacak. Yaklaşık 1.200 kilometre demir yolunu ve 2 çarpı 3 otoyolu hayata geçireceğiz. Yani çok hızlı gelişecek bir koridor ve ciddi de bir alternatif olacak diye düşünüyoruz.”

“İstanbul için tahliye planımız var”

Olası İstanbul depremiyle ilgili tahliye planlarının hazır olduğunu belirten Uraloğlu, Kuzey Marmara Otoyolu’nunİstanbul’un aort damarı gibi olduğuna işaret ederek, “Biz Kınalı-Malkara Otoyolu dediğimiz Çanakkale istikametinden tahliye veacil yardımısağlamış olacağız. Aynı şekilde Osmangazi Köprüsü’nden ve Kuzey Marmara Otoyolu’ndan da sağlamış olacağız “ dedi.

Deprem riski için Sarıyer Kilyos Tüneli…

Abdulkadir Uraloğlu, “Sarıyer-Kilyos tünelinin, yaklaşık 7 kilometre tünel, toplam 8 kilometrelik bir hat bağladık ve İstanbul’un risklerine karşı önemli bir yapı ve ulaşımını rahatlatacak bir yapı olacak. Kuzey Marmara Otoyolunun HasdalBaşakşehir arasındaki 45 kilometresini devam ediyoruz, bu yine Kanal İstanbul üzerinde” dedi.

Barış Ferit PARLAK – DÜNYA

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sektörel

Chery TIGGO7 PRO MAX TransAnatolia’yı Başarıyla Tamamladı!

Türkiye’de satışa sunduğu SUV modelleri ile güvenilirlik ve dayanıklılık arayan kullanıcıların tercihi Chery, TIGGO7 PRO MAX modeli ile 15. kez koşulan Uluslararası rally raid yarışı TransAnatolia 2025’i başarıyla tamamladı. Rallinin 15 yıllık tarihinde başarıyla yarışı tamamlayan tek iki tekerlekten çekişli (4×2) araç olan TIGGO7 PRO MAX, ağırlıklı olarak dört tekerlekten çekişli (4×4) off-road araçlarının hakim olduğu bir alanda öne çıktı. 2.190 kilometrelik bir parkurda TIGGO7 PRO MAX, aşırı dayanıklılık sınavına çıkarak önemli bir “atılım anı”na imza attı.

 

Türkiye’nin muhteşem coğrafyasında 15. kez koşulan Uluslararası rally raid yarışı TransAnatolia 30 Ağustos’ta Bursa’da start aldı ve 6 Eylül’de Bolu’da sona erdi. Rallinin 15 yıllık tarihinde başarıyla yarışı tamamlayan tek iki tekerlekten çekişli (4×2) araç olan TIGGO7 PRO MAX, ağırlıklı olarak dört tekerlekten çekişli (4×4) off-road araçlarının hakim olduğu bir alanda öne çıktı. Yedi zorlu gün boyunca 2.190 kilometrelik bir parkurda TIGGO7 PRO MAX, aşırı dayanıklılık sınavına çıkarak Çinli bir otomotiv markası için önemli bir “atılım anı”na imza attı. Model, çamurlu yollar, kayalıklar, nehirler, tuz gölleri ve dağ geçitlerini aşarak ralliyi tamamladı ve iki tekerlekten çekişli bir aracın yarışı bitirmesinin imkânsız olduğu yönündeki uzun süredir var olan inancı yıktı.

 

Bu yılın RAID kuralları “dayanıklılığı önceliklendirdi” ve araçların düşük hızda, yüksek yük altında sürdürülebilir stabilitelerini test etmek için 60 km/s hız sınırı uygulandı. Bu yarış TIGGO7 PRO MAX için bu yalnızca bir meydan okuma değil, aynı zamanda gerçek bir yetenek gösterisiydi. Diğer rakiplerin aksine, bu şehirli SUV profesyonel bir modifikasyondan geçmedi ve yalnızca arka süspansiyona küçük bir yükseltici eklendi. Buna rağmen ralliyi sıfır arıza ile tamamladı: şasi deformasyonu olmadan, süspansiyon hasarı yaşamadan, motor ve gövde tamamen sağlam kaldı. Yarışın ardından ise finişten İstanbul’a kadar sorunsuz bir şekilde yol aldı. Bu neredeyse sıfır modifikasyonlu performans, mümkün olanın sınırlarını zorladı ve sahadaki profesyonel sürücüleri hayran bıraktı. TIGGO7 PRO MAX’in pilotajındaki Mahmut Hayırlıoğlu ve Mesut Bıyık şu ifadeleri kullandı: “TIGGO7 PRO MAX sağlamlığıyla dikkat çekti, çok dayanıklıydı ve her türlü zemini ustalıkla geçti.” Yarış sonrası değerlendirmelerde bulunan yarış ekibi, “İster çamurlu yollar, ister çakıllı patikalar, ister kumlu bölümler olsun, TIGGO7 PRO MAX tek bir arıza ya da hasar olmadan tüm rotayı bitirdi. Onu profesyonel bir off-road makinesi gibi sürdük ve performansı kesinlikle inanılmazdı” dediler.

TIGGO7 PRO MAX’in rallideki performansına yakından bakıldığında, temel gücünün üç ana sistemde toplandığı görülüyor. İlk olarak, beş kollu arka süspansiyonu ister tuz göllerinin yumuşak zemininde, ister dağ yollarının taşlı patikalarında olsun, zorlu arazide gerçek bir dengeleyici rolü üstlendi. Darbeleri etkili biçimde emdi ve gövde stabilitesini korudu, bu özelliğe sahip olmayan bazı özel yapım off-road araçlarını bile geride bıraktı. İkinci olarak, araç olağanüstü direksiyon tepkisi ve yol tutuşu sergileyerek keskin virajlarda ve çamurlu nehir geçişlerinde sürücüsüne güven verdi. Yokuş yukarı çekişi de beklentilerin üzerinde oldu ve gevşek çakıllarda defalarca neredeyse takılı kalacakken kolayca toparlandı. Son olarak, sağlam ve güvenilir akslar tüm parkur boyunca güvence sağladı. 2.190 kilometrelik yoğun yıpratıcı parkurun ardından bile herhangi bir anormal ses veya aşınma belirtisi göstermedi. Akslar, sürücüler tarafından “en güvenilir bileşen” olarak övüldü.

 

Rallinin ötesinde, TIGGO7 PRO MAX’in performansı Türk sosyal medyasında da büyük yankı uyandırdı. Eski bir TransAnatolia editörü Facebook’ta şöyle yazdı: “Tamamen modifiye edilmemiş bir araçla 259 kilometrelik orta-zor seviyeli bir etabı sıfır mekanik sorunla tamamlamak tam anlamıyla bir mucize. İlk etapta lastik patlamasına rağmen sadece lastikte çatlak oldu—gövde tamamen sağlam kaldı. Ralli yarışlarında tek bir lastik patlaması bile yolculuğu sonlandırmaya yeterlidir.”

 

Bu katılımın önemi yalnızca bir rallinin sonucundan çok daha fazlasını ifade ediyor. Fortune Global 500 listesinde yer alan bir Çinli otomobil üreticisi olarak Chery, TIGGO7 PRO MAX’in olağanüstü performansı sayesinde markanın güçlü akıllı üretim kabiliyetlerini dünyaya göstermiş oldu. Bugüne kadar Chery dünya genelinde 5 milyondan fazla araç ihraç etti ve yalnızca TIGGO7 serisi milyonlarca kullanıcıya ulaştı. Katar’da en çok satan SUV’lardan biri olmaktan, Brezilya’da “En İyi Orta Boy SUV” ödülünü kazanmaya ve şimdi Türkiye’nin en prestijli off-road rallisini iki tekerlekten çekişli bir araç olarak tamamlamaya kadar TIGGO7 PRO MAX, Chery’nin küresel SUV pazarındaki liderliğini pekiştirmeye devam ediyor. Böylece gerçek kalitenin en zorlu sahnelerde doğrulandığını kanıtlıyor.

Continue Reading

Blog

Škoda’nın Elektrikli Modelleri Türkiye Yollarına Çıkıyor

Škoda, e-mobilite alanındaki iddiasını genişleyen model yelpazesi ve avantajlı fiyat politikasıyla güçlendiriyor. Markanın yeni nesil elektrikli ve plug-in hibrit modelleri, Türkiye’deki müşterilerle buluşmaya hazırlanıyor.

Avrupa’da en çok tercih edilen tam elektrikli otomobiller arasında yer alan Enyaq ailesi, lansmana özel 2.599.900 TL’den başlayan fiyatlarla showroomlarda yerini alırken, kompakt boyutları, çevreci teknolojisi, zengin donanımları ve rekabetçi menzili ile şehir içi ve şehir dışı kullanıma elektrikli bir SUV alternatifi olarak öne çıkan Elroq lansmana özel 1.849.900 TL fiyatı ile satışa sunuluyor. Plug-in hibrit teknolojisine sahip Škoda’nın en çok tercih edilen modelleri arasında yer alan Superb’in, elektrikli olarak 151 kilometrenin üzerinde şehir içi seyahat imkânı sunan plug in hibrit modeli ise lansmana özel 2.999.900 TL’den başlayan fiyat ile Yüce Auto-Škoda yetkili satıcılarında yer alıyor.

yuce-auto-skoda-genel-muduru-zafer-basar-2.jpg

“Türkiye pazarına özel fiyatlar”

Škoda olarak, elektrikli ve hibrit araçlara geçiş sürecinde müşterilerine en iyi deneyimi sunmayı hedeflediklerini belirten Yüce Auto Škoda Genel Müdürü Zafer Başar, “Yeni Elroq, Enyaq, Enyaq Coupé ve Superb Plug-in Hibrit modellerimizle Türkiye’nin elektrikli otomobil dönüşümüne öncülük ediyoruz. Özellikle Elroq modelimizde, Türkiye pazarına özel avantajlı fiyatlandırma politikamızla müşterilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Elroq 60 modelimizin Türkiye fiyatı, üreticiden alınan özel destek sayesinde 50 kWh’lık versiyonun fiyatına denk geliyor. Bu avantajlı fiyat politikasıyla Yüce Auto-Škoda olarak elektrikli araç sahipliğini daha erişilebilir kılmayı amaçlıyoruz. Tam elektrikli araçlarımızın da ürün gamımıza katılması ile müşterilerimize marka tarihimizin en geniş ürün gamını sunuyoruz” şeklinde değerlendirdi.

Elektrikli araçlara geçiş sürecinde en çok karşılaşılan kaygılardan birinin menzil ve şarj süresi endişesi olduğunu sözlerine ekleyen Başar, “Bu endişeyi en aza indirmek için, bayilerimizi 360 kW’lık hızlı ve verimli olan DC şarj üniteleriyle donattık. Üstelik bu hizmeti yalnızca Škoda kullanıcılarına değil, tüm marka ve model elektrikli araç kullanıcılarına sunuyoruz.” dedi

elroq-2.jpg

İki etkileyici gövde tipi: Enyaq ve Enyaq Coupé

Škoda, yenilenen Enyaq ailesi ile elektrikli araç pazarındaki çıtasını daha da yükseltiyor. Yeni Enyaq ailesi, daha önce olduğu gibi SUV ve Coupé olmak üzere iki farklı gövde tipinden oluşuyor. İki farklı batarya boyutu ile sunulan yeni Enyaq ve Enyaq Coupé, 150 kW’den (204 PS) 210 kW’ye (285 PS) kadar güç üreten motor seçenekleriyle tercih edilebiliyor.

Enyaq ailesi 60 ve 85x modellerinden ürün gamıyla tüm müşteri beklentilerini karşılıyor. 63 kWh batarya kapasiteli Enyaq 60 ve Enyaq Coupé 60, arka aksta bulunan 150 kW (204 PS) elektrik motoruyla 310 Nm tork değerine sahip. 0-100 km/s hızlanmasını 8,1 saniyede gerçekleştiren bu versiyonlar maksimum 160 km/s hız ile sınırlandırıldı. Şehir içi 538 kilometreden fazla menzil sunulan Enyaq 60 ve Enyaq Coupé 60 modelleri aynı zamanda 165 kW DC Şarj kapasitesi ile yüzde 10’dan yüzde 80 batarya doluluğuna yalnızca 24 dakikada ulaşabiliyor. 82 kWh ile daha büyük bir bataryayı gövdesinde bulunduran Enyaq Coupé 85x, arka bölümde konumlanan elektrikli motora ek olarak ön aksta da elektrik üniteyle kombine ederek dört tekerlekten çekiş imkânı sunuyor. 210 kW (285 PS) güç ve 545 Nm tork üreten elektrikli bir motorla performans ile verimliliği bir arada sunuyor. Enyaq Coupé 85x modeli 0-100 km/s hızlanmasını yalnızca 6.7 saniyede gerçekleştiriyor. Şehir içi 663 kilometreden fazla menzili ile uzun yolculuklar için ideal bir seçenek olan yeni Enyaq Coupé 85x’in 82 kWh bataryası, 175 kW maksimum şarj gücü sayesinde DC hızlı şarj istasyonlarında batarya seviyesini %10’dan %80’e sadece 28 dakikada doldurulabiliyor.

superb-plug-in-hibrit-1.jpg

Kompakt boyut, zengin donanım: Elroq

Škoda Elroq 63 kWh kapasiteye sahip tek batarya seçeneği ile satışa sunuluyor. Elroq, 60 versiyonuyla 543 km’den fazla menzili kullanıcısına sukarken, 150 kW/204 PS güç çıkışıyla verimlilik ve performansı bir araya getiriyor.
Elroq 60, hızlı şarj teknolojisiyle de elektrikli araç pazarında bir adım öne çıkıyor. 165 kW’ya kadar DC hızlı şarj desteği sayesinde, aracın 63 kWh kapasiteli bataryası sadece 24 dakika içerisinde yüzde 10’dan yüzde 80 kapasiteye kadar şarj olabiliyor. Elroq 60 modeli, AC şarj istasyonlarında 11 kW’ya kadar şarj hızlarını destekliyor ve yalnızca 6 saat 30 dakikada %0’dan %100’e şarj edilebiliyor. Bu hızlı şarj özelliği, Elroq’u günlük kullanımda da son derece pratik bir seçenek haline getiriyor.

superb-plug-in-hibrit-2.jpg

Superb’de plug-in hibrit motor seçeneği

Superb’de plug-in hibrit seçeneği, performansa katkı sağlarken aynı zamanda yakıt tüketiminde de fark yaratıyor. 25,7 kWh batarya kapasiteli ve 1.5 lt TSI motorlu Škoda Superb PHEV e-Sportline, 204 beygir güç ile 350 Nm tork değeriyle dikkat çekiyor. Otomobil 0-100 km/s hızlanmasını ise 8,1 saniyede tamamlıyor. Elektrik motorunun desteğiyle birlikte Superb PHEV e-Sportline, şehir içi 151 km ve kombine 128 km yalnızca elektrik motoru ile sürüşe imkân tanırken 100 km’de sadece 0,4 lt’lik yakıt tüketimi değeriyle öne çıkıyor.

Superb’in tüm seçeneklerinde olduğu gibi plug-in hibrit modeli de DSG otomatik şanzımanla (yalnızca PHEV için 6 ileri DSG) eşleştirilerek her sürüş koşulunda yüksek konfor, performans ve verimliliği kullanıcısına sunuyor. Škoda Superb PHEV Türkiye’de ilk etapta sadece e-Sportline donanım paketiyle satın alınabiliyor.

Skoda’dan elektrikli modelleri için özel avantajlar

Škoda elektrikli modellerinin Türkiye satışına güçlü bir başlangıç yaparken, sunduğu ayrıcalıklı hizmet paketiyle de fark yaratıyor. Teslimatla birlikte müşterilerine, Türkiye genelindeki D-Charge istasyonlarında geçerli 15.000 TL değerinde ücretsiz hızlı şarj hakkı sunuluyor.

OTOPODYUM

Continue Reading

Blog

ANADOLU ISUZU’DAN YÜK HAFİFLETEN KAMPANYA

Anadolu Isuzu, müşterilerinin işine güç katacak, güvenilir ve ekonomik çözümler sunmaya devam ediyor. 31 Mayıs’a kadar devam edecek “Yükünüzü Hafifleten Kampanya” ile tüm kamyon modelleri 1.200.000 TL’ye kadar, 24 ay vadeli ve %1,99 faiz oranlı kredi ile sunuluyor.

Türkiye’nin ticari araç markası Anadolu Isuzu, yaz mevsimine avantajlarla dolu bir kampanya ile “Merhaba” diyor. Tüm kamyon modellerini kapsayan özel kampanya ile müşterilere 1.200.000 TL’ye kadar, 24 ay vadeli ve %1,99 faiz oranlı kredi fırsatı sunuluyor. Bu fırsatın yanısıra isteyen müşterilere üç ay ödemesiz kampanya fırsatları da sunuluyor. Anadolu Isuzu, 31 Mayıs 2025 tarihine kadar geçerli olacak kampanya ile işini büyütmek veya filosunu yenilemek isteyen tüm ticari araç sahiplerine kolaylık sağlamayı hedefliyor. Anadolu Isuzu’nun ticari araç modelleri, yüksek performans, ticari kullanımda kritik öneme sahip olan dayanıklılık, güç ve yüksek manevra kabiliyetleriyle öne çıkıyor.

Kamyon alımlarında avantajlı koşullardan yararlanarak, Anadolu Isuzu kalitesini deneyimlemek isteyenler, kampanya hakkında daha fazla bilgi almak ve fırsatlardan yararlanmak için Anadolu Isuzu bayileri ile iletişime geçebilir.

 

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

En Çok Okunanlar

Copyright © 2019 SUV4CROSS markası tescilli bir markadır.