Connect with us

Elektrikli Araçlar

YARIŞ PİSTLERİNDEN ŞEHRİN SOKAKLARINA: ALPINE A290

Alpine A290, yaklaşık 380 km’ye kadar WLTP menzili sağlayan 52 kWsa bataryaya sahip.

Alpine, Fransız uzmanlığı ile markanın üç temel dayanağı olan; performans, çeviklik ve hafiflik yaklaşımıyla geliştirdiği ilk elektrikli spor otomobili A290 ile yeni bir dönemin kapılarını aralıyor. 13 Haziran tarihinde, dünyanın en büyük dayanıklılık yarışı olan Le Mans 24 Saat Yarışları’nın açılış gününde ilk sportif 5 koltuklu şehir otomobilinin tanıtımını gerçekleştiren Alpine, tamamen elektrikli Dream Garage dünyasının açılışını yapıyor.

Alpine A290, Alpine A110’da beğenilen tüm unsurları şehirli bir spor otomobile dahil ediyor. Alpine DNA’sına mükemmel uyum sağlayacak şekilde geliştirilen A290, kompakt ve çevik bir otomobil olmakla birlikte yüksek performans ve konfor sunuyor.

Sahip olduğu üstün tasarımı, üst düzey teknik özellikleri, eksiksiz bağlantı ve sürüşü kişiselleştiren çok sayıda seçeneğiyle Alpine A290, elektrik çağını kucaklamak için tasarlanan yeni nesil gerçek bir Alpine. Bu otomobil; performansa ya da tasarıma daha fazla odaklanan yeni nesil müşteri kitlesine hitap edecek şekilde tasarlandı.

 

MAİS A.Ş. Genel Müdürü Dr. Berk Çağdaş, “A290, Alpine’in sportif ruhunu şehrin sokaklarına taşıyan beş kapılı ve yeni hot hatch bir model. Kompakt ölçüleri ile size şehir içinde konforlu ve pratik bir sürüş deneyimi yaşatırken, aynı zamanda kendinizi Alpine’in heyecan verici dünyası içerisinde bulmanızı sağlıyor. Tıpkı A110’da olduğu gibi A290’da da aerodinamiğe büyük bir önem verildi. Tamamen alüminyumdan oluşan gövdesi ve özel tasarımı, sınıfının en çevik modellerinden biri olma özelliğini taşımasını sağlıyor. 380 kilometreye kadar menzili bulunan Alpine’in ilk elektrikli modeli A290, elektrifikasyonun otomotiv dünyasında geldiği konumun önemini bir kez daha vurguluyor. Yakın gelecekte yarış pistlerinde de göreceğimiz elektrikli otomobillerin ilk temsilcilerinden olacak bu model, OYAK’ın da girişimi ve destekleri ile 2025 yılının ikinci yarısında Türkiye’deki kullanıcıları ile buluşacak.” dedi.

 

Sportifliğin Saf İfadesi Olan Dış Tasarım

Alpine A290, 4 metreden kısa olan küçük bir şehir otomobili olmasına rağmen, sahip olduğu gövde orantılarıyla kaslı bir görünüm sergiliyor. AmpR Small platformu, Antony Villain liderliğindeki Alpine tasarım ekibinin modele mükemmel bir temel kazandırmasını mümkün kılarken, iz genişliğinin 60 mm artırılması bu etkiyi daha da güçlendiriyor. Bu sayede A290, harekete geçmeye hazır kaslı bir hot-hatch tavrı ortaya koyuyor. Uzunluğu 3.990 mm, genişliği 1.820 mm, yüksekliği 1.520 mm ve aks mesafesi 2.530 mm olan A290 oldukça kompakt boyutlara sahip.

A290, Jean Rédélé geleneğine bağlılığını sürdüren bir tasarıma sahip. Alpine’in tüm modellerinde bulunan dört farlı ön cephe, benzersiz ışık imzasıyla uzak mesafeden bile tanınabilirken, ralli otomobillerini anımsatan X şeklindeki desenler dikkat çekiyor.

Geniş çamurluklar, onları vurgulayan gövde rengi kenarlara sahip yan marşpiyeler, alüminyum veya belirli versiyonlarda standart olarak anodize mavi tavan kenarları ve ince düşünülmüş diğer birçok detay; A290’ın dış tasarımına güçlü bir ifade kazandırıyor. Ön kısımda Alpine yazısı yer alırken; özel spor tamponda tipik bir kar tanesi motifi bulunuyor.

A290’ın gövde tasarım sürecinin her aşamasında, elektrikli menzili en üst düzeye çıkartmak üzere aerodinamik faktörler göz önünde bulunduruldu. Maksimum verim elde etmek için geniş yan marşpiyeler, difüzör, kanatçıklar ve arka aydınlatmaların şeklinin yanı sıra tampondaki hava girişleri de özel olarak tasarlandı.

Alpine A290, yeni Alpine Vision Mavi de dahil olmak üzere dört gövde rengi içeriyor. Ayrıca Deep Siyah, Nival Beyaz ve Matt Tornado Grisi renklerinde de sunuluyor.

 

İç Tasarım: Kokpit Atmosferi

A290, 5 koltuğa, 5 kapıya ve 326 litrelik bir bagaja sahip canlı küçük sınıf bir otomobil. Kokpit, Deep Mavi seçeneğiyle Alpine dünyasına özgü sportif bir görünüm sergiliyor. Nappa deri ile kaplı üç kollu spor direksiyon simidi, A290’ın sportif karakterini vurgulamak ve ele daha iyi oturmasını sağlamak üzere kalın bir şekilde tasarlandı. Direksiyon simidinin solunda şarj için rejenerasyon seviyesini ayarlayan RCH döner düğme, sağında çeşitli sürüş modları ve hemen dikkat çeken kırmızı OV sollama düğmesi ile Formula 1 dünyasından ilham alan birkaç özel düğme içeriyor. Direksiyon; sürüş yardımcıları, telefon, sesli asistan ve gösterge ekranı modu için kontrollere ek olarak özel bir ses kumandası modülü de içeriyor.

Spor pedallar ve ayak desteği, A290’ın sportif sürüş pozisyonunun ergonomisini tamamlıyor. Sürücüye doğru eğimli 10,1 inç orta ekran ve fiziksel klima kontrolleri; sürücünün gözlerini yoldan ayırmadan kontrol edebilmesini sağlayacak ergonomiyle tasarlandı. Çevre dostu malzemelerden üretilen döşemeler, sürdürülebilirliğe olan bağlılığı yansıtıyor. İlk donanım seviyesinde koltuklar, silika grisi kontrast dikişlerle kombin edilmiş %100 geri dönüştürülmüş koyu mavi kumaş ile kaplanırken; ön konsol, orta konsolun yanları ve kapı panelleri gözenekli kumaşla kaplandı. Sırtlığın üst bölümüne ise elektrikli ok şeklinde bir A logosu yerleştirildi. GT Premium ve GTS versiyonlarında koltuklar, ön konsol ve kapı panelleri Deep Mavi ve Eevee Gri renk Nappa deri ile kaplandı. Deri koltuk başlıklarına Alpine kabartması, koltuk sırtlığının ortasına ise A290 logosu işlendi.

 

Platform Ve Dinamik Özellikler: Erişilebilir Sportiflik

Alpine A290, segmentinin en iyi performans seviyesine sahip otomobillerden biri. 220 HP’ye kadar güç, 300 Nm tork ve sadece 1.479 kg ağırlığı ile 0-100 km/s hızlanma süresi sadece 6,4 saniye. Sadece 3,99 metre uzunluğundaki bu 5 kapılı, 5 kişilik şehir otomobili; konfor ve pratiklik özelliklerini koruyor. 326 litrelik cömert bagaj hacmi ve 10,20 metre dönüş çapı ile günlük kullanım kolaylığı sağlıyor.

Tamamen alüminyum tasarımı ve batarya boyutu seçimi, ağırlığı son derece rekabetçi bir değer olan 1.479 kg’da tutmaya yardımcı oluyor. Düşük ağırlık merkezi A290’ın gövde salınımlarını sınırlıyor. Bu sınıfta nadir olan çok kollu arka süspansiyon, tekerlek konumunun hassas bir şekilde ayarlanmasını sağlayarak A290’a sınıfının en iyi yol tutuşunu sağlıyor.

A290’ın 26 sürüş destek sistemi (ADAS); geri manevrada otomatik acil durum freni, acil durum şerit düzeltmesi, güvenli yolcu çıkışı ve sürücünün dikkatini izleme özelliklerini içeriyor. Direksiyonun sol tarafında bulunan yeni My Safety Switch düğmesi, sürücünün ADAS ayar tercihlerini tek bir hareketle seçmesini sağlıyor. Ayrıca dur-kalk işlevine sahip adaptif hız sabitleme ve iki tekerlekli araçları sollamaya izin veren şeritten çıkma sistemi de A290’da standart özellikler olarak bulunuyor.

 

Güç-Aktarma Sistemleri: Performans Ve Verimlilik

Versiyona bağlı olarak Alpine A290’ın motoru baz versiyonda 180 HP; GT Premium, GT Performance ve GTS’de ise 220 HP olmak üzere iki farklı güç seviyesine sahip. Kademeli hızlanma pedalı tepkisi, elektromotorunun yüksek güç ve tork seviyelerine rağmen A290’ı kontrolü kolay bir spor otomobile dönüşmesini sağlamak için ayarlandı. A290’ın geliştirme mühendisleri, çekiş gücünü en üst düzeye çıkarmak amacıyla fren müdahalesine ek olarak; optimum tork dağılımını hassas bir şekilde ayarlamayı mümkün kılan gelişmiş tork yönetim sistemi Alpine Torque Technology’yi geliştirdi.

Elektrikli otomobillerde doğal motor gürültüsü olmadığından, sürüşe eşlik edecek ve güç aktarma sistemindeki stres hakkında doğrudan bilgi sağlayacak bir geri bildirim ses sisteminin oluşturulması, hissi artırmaya ve sürüş deneyimini iyileştirmeye yardımcı oluyor. Akustik uzmanları ve müzisyenlerle çalışan Alpine ekipleri, motorun ürettiği seslere dayanarak farklı frekans ve yoğunluklarda iki farklı Alpine Sürüş Sesi tonu oluşturdu. Bu sesler, A290 için özel olarak tasarlanan Devialet ses sistemi aracılığıyla yayılıyor. İlk ses olan Alternatif Ses, günlük kullanım için tasarlanan hafif, sportif bir ton sunuyor. İkinci ses olan Alpine Sesi, A290’a uygun benzersiz bir sportif ses deseni ile sürüş aşamalarını yapılandırmaya yardımcı oluyor. Her iki Alpine Sürüş Sesi de sürüş modlarından bağımsız olarak çalışıyor ve devre dışı bırakılabiliyor. Ayrıca yayaları elektrikli bir aracın gelişine karşı uyarmak için 30 km/s hıza kadar zorunlu olan akustik araç uyarı sistemi veya AVAS da yine benzersiz bir Alpine sesiyle tasarlandı.

 

Teknoloji: Sürükleyici Bir Dijital Deneyim

Direksiyonun arkasındaki 10,25 inç gösterge ekranı ve sürücüye dönük 10,1 inç merkezi bilgi-eğlence ekranı, özel grafikleri, arayüzleri ve işlevleriyle A290’ın atmosferine katkıda bulunuyor. Bu sürükleyici dijital deneyim, A290 kokpitinin sportif şıklığına uygun benzersiz görsel temalarla da yansıtılıyor. Hız göstergesinin alt kısmındaki sürüş modu simgesinin görsel teması seçilen sürüş moduna bağlı; Normal, Spor (dağ çizgisi kırmızı görünüyor), Eko (dağ çizgisi yeşil görünüyor) ve Kişisel olarak değişebiliyor.

Elektrikli rota planlama işleviyle Google Haritalar GPS navigasyon ve Google Asistan sesli asistan tüm donanım seviyelerinde standart olarak sunuluyor. Çok sayıda uygulama Google Play içeriği olarak sunuluyor. Android Auto ve Apple CarPlay üzerinden akıllı telefonlar entegre sisteme kablolu veya kablosuz olarak bağlanabiliyor. Alpine Telemetrik fonksiyonu, Canlı Veriler, Koçluk ve Yarış olmak üzere A290’a dayalı üç ana hizmet kategorisine erişim sağlıyor.

 

Batarya Ve Şarj: Kapsamlı Bir Ekosistem

Alpine A290, standart olarak yaklaşık 380 km’ye kadar WLTP menzili sağlayan 52 kWsa batarya ile sunuluyor. A290’ın 100 kW DC hızlı şarj sistemi ile batarya, %15’ten %80’e şarja 30 dakika ulaşabilirken, 15 dakika şarj ile de 150 km’ye kadar WLTP menzil sağlıyor. AC şarj noktasında entegre 11 kW şarj cihazı ile bataryanın %10’dan %80’e ulaşması için 3 saat 20 dakika şarj etmek, %50’den %80’e ulaşması için 1 saat 20 dakika şarj etmek ve 70 km WLTP menzile ulaşması için ise 1 saat şarj etmek yeterli oluyor. Şarj cihazı, V2L (araçtan cihaza) işlevine olanak sağlayan çift yönlü kullanım özelliğini de içeriyor. Ayrıca V2G (araçtan şebekeye) ile de uyumlu olup, Mobilize Power hizmetini üzerinden evde şarj tasarrufu da sağlıyor.

Alpine A290, 2025 yılının ikinci çeyreğinde Türkiye’de satışa sunulacak.

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Elektrikli Araçlar

Leapmotor IAA Mobility 2025’te Geleceğin Elektrikli Mobilitesini Şekillendiriyor!

Elektrikli mobilitenin öncü temsilcilerinden Leapmotor, yeni nesil iki önemli oyuncusunun tanıtımını bir arada gerçekleştirdi. IAA Mobility 2025’e güçlü bir katılım sağlayan marka, yeni B05’in dünya, B10’un ise Avrupa prömiyerini Münih’te yaptı. Leapmotor, yenilikçi model lansmanlarıyla ziyaretçilere, markanın tasarım felsefesini, teknolojik gelişimlerini ve geleceğe yönelik vizyonunu yakından deneyimleme fırsatı sunmuş oldu. Markanın B05 modeli, yeni nesil şehirli trend belirleyicilere hitap eden spor görünümlü bir C-HB olarak öne çıkarken B10 ise markanın küresel büyüme ve teknolojik dönüşüm yolculuğunda önemli bir kilometre taşını temsil ediyor.

Çin’in en büyük elektrikli mobilite üreticilerinden Leapmotor ve dünyanın en büyük mobilite şirketlerinden Stellantis arasında kurulan ve Stellantis’in yüzde 51/49 liderliğindeki Leapmotor International, iddialı modellerini Avrupa yollarına çıkarmaya devam ediyor. Almanya Münih’te düzenlenen IAA Mobility 2025’te güçlü bir çıkış yapan Leapmotor, iki önemli modelinin tanıtımını gerçekleştirdi. Bu kapsamda marka, fuarda B05 modelinin dünya prömiyerini ve B10’un ise Avrupa pazarındaki satış lansmanını gerçekleştirerek küresel büyüme ve teknolojik dönüşüm yolculuğunda önemli bir kilometre taşına ulaştı.

En yeni akıllı elektrikli araçlar tanıtıldı!

Leapmotor IAA Mobility 2025’te, markanın yenilikçi ruhunu ve elektrikli mobilitedeki liderliğini üç farklı alanda sergiledi: Fuar sergi salonları, Open Space alanı ve şehir merkezindeki Test Sürüşü alanı. İlk etkinliğini Messe Exhibition B3 Salonu’nda yapan Leapmotor, merakla beklenen B05 isimli C-hatchback modeli (C-HB) başta olmak üzere en yeni akıllı elektrikli araçlarını tanıttı. Marka böylece ziyaretçilere, markanın tasarım felsefesini, teknolojik gelişimlerini ve geleceğe yönelik vizyonunu yakından deneyimleme fırsatı sunmuş oldu. Ayrıca basın toplantıları, röportajlar ve yuvarlak masa görüşmeleri ile Leapmotor’un stratejisi ve teknolojik yenilikleri paylaşıldı.

Leapmotor B05: Kentsel elektrikli mobilitede cesur bir ifade!

Leapmotor, B05’in dünya prömiyerini gerçekleştirerek yeni nesil şehirli trend belirleyicilere hitap eden spor görünümlü C-HB modelini tanıttı. B05 yalnızca akıllı bir elektrikli araç değil, aynı zamanda performans iddiasının ve ileri teknolojinin güçlü bir yansıması. Hayatı yüksek tempoda yaşayan, yenilikleri yakından takip eden kullanıcılar için tasarlanan B05, elektrikli sürüş deneyimini yeniden tanımlıyor. Yeni araç şu özellikleriyle öne çıkıyor:

  • Öne çıkan dört değer: Çığır açan tasarım, çevik sürüş dinamikleri, Leapmotor’un amiral gemisi akıllı sistemleri ve segmentinin ötesine geçen kalite.
  • Tasarım dili: Markanın “Tech-Nature Aesthetic” anlayışıyla, güçlü ve kaslı silüetini doğallık ve saflıkla birleştiriyor.
  • Teknik özellikler: Çerçevesiz kapılar, 19 inç “Swift-Wing” alaşım jantlar, segmentinde en geniş omuz ölçüsü (1.880 mm), 4.430 mm uzunluk, 1.880 mm genişlik, 1.520 mm yükseklik ve 2.735 mm dingil mesafesi.

Bu global lansman, Avrupa kompakt elektrikli araç pazarında Leapmotor’un iddialı bir şekilde yer almasını sağlayan stratejik bir hamle olarak öne çıkıyor. Lansmanda konuşan Leapmotor Global CEO’su Zhu Jiangming, “B05 yalnızca bir otomobil değil, bir duruş ifadesi. İnovasyona, erişilebilirliğe ve yeni nesil sürücülere güç vermeye olan bağlılığımızı yansıtıyor” dedi.

Leapmotor B10: Yeni nesil akıllı elektrikli SUV!

Leapmotor’un uzun menzilli, akıllı elektrikli SUV modeli B10, Münih IAA Mobility 2025’te Avrupa müşterileriyle buluştu. Siparişleri 30 Temmuz’dan itibaren Avrupa’nın seçili pazarlarında açılan yeni araçta üretim tam kapasite ile devam ediyor. Stellantis’in güçlü dağıtım ağı sayesinde B10 teslimatları Eylül ayı itibarıyla lansmanla eş zamanlı olarak başlayacak. Leapmotor B10, Avrupa başta olmak üzere Orta Doğu, Afrika, Asya-Pasifik ve Güney Amerika dahil 30’dan fazla ülke ve bölgede satışa sunulacak. Yeni LEAP 3.5 mimarisi ile geliştirilen B10, akıllı bağlantı yeteneği ve geniş iç hacmi ile öne çıkıyor. 4.515 mm uzunluk, 1.885 mm genişlik, 1.655 mm yükseklik ve 2.735 mm dingil mesafesine sahip otomobil, segmentinin en geniş yolcu alanlarından birine sahip: Arka koltuk arkalığından ayak boşluğuna 2.390 mm, 1.400 mm arka yolcu genişliği, 22 farklı akıllı saklama bölmesi. Aracın multimedya ve kontrol sistemi ise 14,6 inçlik 2.5K dokunmatik ekran, Snapdragon 8155 işlemci, Apple CarPlay & Android Auto desteğine (OTA ile) sahip. Yeni LEAP OS 4.0 Plus ile kişiselleştirilebilir arayüz, 3D kokpit, çoklu uygulama ekranı ve Leapmotor mobil uygulaması üzerinden tam uzaktan kontrol sağlanıyor.

İki farklı menzil seçeneği sunuluyor!

Leapmotor B10’da görev yapan  218 HP güç ve 240 Nm tork üreten elektrikli motor, aracı 0-100 km/s ivmelenmesini 8 saniyede tamamlarken, araç makmimum 170 km/s sürate ulaşabiliyor. İki batarya seçeneği sunulan araçta Pro versiyon 56,2 kWh kapasiteye sahip 361 kilometre menzil (WLTP), ProMax ise 67,1 kWh kapasiteyle 434 kilometrelik menzili (WLTP) kullanıma sunuyor. B10 ayrıca ultra hızlı şarj özelliğine de sahip. Bu sayede bataryayı %30–%80 arasında şarj etmek 20 dakikadan (168 kW DC) daha kısa sürüyor. Yüzde 50:50 ağırlık dağılımına sahip araçta çok kollu arka süspansiyon ve  Stellantis mühendislik ekibiyle geliştirilen şasi ayarları kullanılıyor. Yüksek mukavemetli çelik güvenlik kafesi, 17 ADAS özelliği ve 360° kamera sistemiyle donatılan otomobil, 5 yıldızlı E-NCAP güvenlik derecelendirmesini hedefliyor. Leapmotor B10, Avrupa’nın en büyük segmenti olan kompakt SUV sınıfına iddialı bir giriş yaparak, erişilebilir inovasyon ve modern tasarımı yeni nesil sürücülerle buluşturuyor.

Continue Reading

Elektrikli Araçlar

Togg, Münih’te IAA Mobility 2025’te yerini alıyor

Türkiye’nin mobilite alanında hizmet veren küresel teknoloji markası Togg, bu yıl 8 Eylül’deki basın günüyle başlayarak, 9-14 Eylül tarihleri arasında Münih’te düzenlenecek IAA Mobility 2025’te yenilikçi ürün gamını ve mobilite ekosistemini uluslararası ziyaretçilerle paylaşacak.

Otomobil üreticileri, teknoloji şirketleri, start-up’lar ve sürdürülebilir ulaşım alanındaki öncüleri bir araya getiren IAA Mobility 2025 için geri sayım başladı. Münih’te 8 Eylül’deki basın günüyle başlayarak, 9-14 Eylül 2025 tarihleri arasında geleceğin mobilite çözümlerini, yenilikçi teknolojilerini ve sürdürülebilir ulaşım vizyonunu bir araya getirecek fuarda, Togg da ürün, tasarım ve teknolojileriyle yerini alacak.

Açık alanda test sürüşü fırsatı

8 Eylül’deki basın toplantısıyla fuar programına başlayacak Togg, iki farklı alanda uluslararası ziyaretçilerle buluşacak. Togg, A2 salonu C40 standında ziyaretçileri karşılayarak, en yeni modellerini, dijital mobilite ekosistemini paylaşacak. Togg ayrıca, şehir merkezinde Königsplatz KP 190 noktasında yer alan açık alan deneyiminde geniş kitlelerle buluşarak, kullanıcı odaklı çözümlerini sergileyecek.  Ziyaretçiler, Königsplatz TD 110 noktasında ise T10X ve T10F modelleriyle test sürüşü yapma fırsatı bulacak.

Continue Reading

Blog

Škoda’nın Elektrikli Modelleri Türkiye Yollarına Çıkıyor

Škoda, e-mobilite alanındaki iddiasını genişleyen model yelpazesi ve avantajlı fiyat politikasıyla güçlendiriyor. Markanın yeni nesil elektrikli ve plug-in hibrit modelleri, Türkiye’deki müşterilerle buluşmaya hazırlanıyor.

Avrupa’da en çok tercih edilen tam elektrikli otomobiller arasında yer alan Enyaq ailesi, lansmana özel 2.599.900 TL’den başlayan fiyatlarla showroomlarda yerini alırken, kompakt boyutları, çevreci teknolojisi, zengin donanımları ve rekabetçi menzili ile şehir içi ve şehir dışı kullanıma elektrikli bir SUV alternatifi olarak öne çıkan Elroq lansmana özel 1.849.900 TL fiyatı ile satışa sunuluyor. Plug-in hibrit teknolojisine sahip Škoda’nın en çok tercih edilen modelleri arasında yer alan Superb’in, elektrikli olarak 151 kilometrenin üzerinde şehir içi seyahat imkânı sunan plug in hibrit modeli ise lansmana özel 2.999.900 TL’den başlayan fiyat ile Yüce Auto-Škoda yetkili satıcılarında yer alıyor.

yuce-auto-skoda-genel-muduru-zafer-basar-2.jpg

“Türkiye pazarına özel fiyatlar”

Škoda olarak, elektrikli ve hibrit araçlara geçiş sürecinde müşterilerine en iyi deneyimi sunmayı hedeflediklerini belirten Yüce Auto Škoda Genel Müdürü Zafer Başar, “Yeni Elroq, Enyaq, Enyaq Coupé ve Superb Plug-in Hibrit modellerimizle Türkiye’nin elektrikli otomobil dönüşümüne öncülük ediyoruz. Özellikle Elroq modelimizde, Türkiye pazarına özel avantajlı fiyatlandırma politikamızla müşterilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Elroq 60 modelimizin Türkiye fiyatı, üreticiden alınan özel destek sayesinde 50 kWh’lık versiyonun fiyatına denk geliyor. Bu avantajlı fiyat politikasıyla Yüce Auto-Škoda olarak elektrikli araç sahipliğini daha erişilebilir kılmayı amaçlıyoruz. Tam elektrikli araçlarımızın da ürün gamımıza katılması ile müşterilerimize marka tarihimizin en geniş ürün gamını sunuyoruz” şeklinde değerlendirdi.

Elektrikli araçlara geçiş sürecinde en çok karşılaşılan kaygılardan birinin menzil ve şarj süresi endişesi olduğunu sözlerine ekleyen Başar, “Bu endişeyi en aza indirmek için, bayilerimizi 360 kW’lık hızlı ve verimli olan DC şarj üniteleriyle donattık. Üstelik bu hizmeti yalnızca Škoda kullanıcılarına değil, tüm marka ve model elektrikli araç kullanıcılarına sunuyoruz.” dedi

elroq-2.jpg

İki etkileyici gövde tipi: Enyaq ve Enyaq Coupé

Škoda, yenilenen Enyaq ailesi ile elektrikli araç pazarındaki çıtasını daha da yükseltiyor. Yeni Enyaq ailesi, daha önce olduğu gibi SUV ve Coupé olmak üzere iki farklı gövde tipinden oluşuyor. İki farklı batarya boyutu ile sunulan yeni Enyaq ve Enyaq Coupé, 150 kW’den (204 PS) 210 kW’ye (285 PS) kadar güç üreten motor seçenekleriyle tercih edilebiliyor.

Enyaq ailesi 60 ve 85x modellerinden ürün gamıyla tüm müşteri beklentilerini karşılıyor. 63 kWh batarya kapasiteli Enyaq 60 ve Enyaq Coupé 60, arka aksta bulunan 150 kW (204 PS) elektrik motoruyla 310 Nm tork değerine sahip. 0-100 km/s hızlanmasını 8,1 saniyede gerçekleştiren bu versiyonlar maksimum 160 km/s hız ile sınırlandırıldı. Şehir içi 538 kilometreden fazla menzil sunulan Enyaq 60 ve Enyaq Coupé 60 modelleri aynı zamanda 165 kW DC Şarj kapasitesi ile yüzde 10’dan yüzde 80 batarya doluluğuna yalnızca 24 dakikada ulaşabiliyor. 82 kWh ile daha büyük bir bataryayı gövdesinde bulunduran Enyaq Coupé 85x, arka bölümde konumlanan elektrikli motora ek olarak ön aksta da elektrik üniteyle kombine ederek dört tekerlekten çekiş imkânı sunuyor. 210 kW (285 PS) güç ve 545 Nm tork üreten elektrikli bir motorla performans ile verimliliği bir arada sunuyor. Enyaq Coupé 85x modeli 0-100 km/s hızlanmasını yalnızca 6.7 saniyede gerçekleştiriyor. Şehir içi 663 kilometreden fazla menzili ile uzun yolculuklar için ideal bir seçenek olan yeni Enyaq Coupé 85x’in 82 kWh bataryası, 175 kW maksimum şarj gücü sayesinde DC hızlı şarj istasyonlarında batarya seviyesini %10’dan %80’e sadece 28 dakikada doldurulabiliyor.

superb-plug-in-hibrit-1.jpg

Kompakt boyut, zengin donanım: Elroq

Škoda Elroq 63 kWh kapasiteye sahip tek batarya seçeneği ile satışa sunuluyor. Elroq, 60 versiyonuyla 543 km’den fazla menzili kullanıcısına sukarken, 150 kW/204 PS güç çıkışıyla verimlilik ve performansı bir araya getiriyor.
Elroq 60, hızlı şarj teknolojisiyle de elektrikli araç pazarında bir adım öne çıkıyor. 165 kW’ya kadar DC hızlı şarj desteği sayesinde, aracın 63 kWh kapasiteli bataryası sadece 24 dakika içerisinde yüzde 10’dan yüzde 80 kapasiteye kadar şarj olabiliyor. Elroq 60 modeli, AC şarj istasyonlarında 11 kW’ya kadar şarj hızlarını destekliyor ve yalnızca 6 saat 30 dakikada %0’dan %100’e şarj edilebiliyor. Bu hızlı şarj özelliği, Elroq’u günlük kullanımda da son derece pratik bir seçenek haline getiriyor.

superb-plug-in-hibrit-2.jpg

Superb’de plug-in hibrit motor seçeneği

Superb’de plug-in hibrit seçeneği, performansa katkı sağlarken aynı zamanda yakıt tüketiminde de fark yaratıyor. 25,7 kWh batarya kapasiteli ve 1.5 lt TSI motorlu Škoda Superb PHEV e-Sportline, 204 beygir güç ile 350 Nm tork değeriyle dikkat çekiyor. Otomobil 0-100 km/s hızlanmasını ise 8,1 saniyede tamamlıyor. Elektrik motorunun desteğiyle birlikte Superb PHEV e-Sportline, şehir içi 151 km ve kombine 128 km yalnızca elektrik motoru ile sürüşe imkân tanırken 100 km’de sadece 0,4 lt’lik yakıt tüketimi değeriyle öne çıkıyor.

Superb’in tüm seçeneklerinde olduğu gibi plug-in hibrit modeli de DSG otomatik şanzımanla (yalnızca PHEV için 6 ileri DSG) eşleştirilerek her sürüş koşulunda yüksek konfor, performans ve verimliliği kullanıcısına sunuyor. Škoda Superb PHEV Türkiye’de ilk etapta sadece e-Sportline donanım paketiyle satın alınabiliyor.

Skoda’dan elektrikli modelleri için özel avantajlar

Škoda elektrikli modellerinin Türkiye satışına güçlü bir başlangıç yaparken, sunduğu ayrıcalıklı hizmet paketiyle de fark yaratıyor. Teslimatla birlikte müşterilerine, Türkiye genelindeki D-Charge istasyonlarında geçerli 15.000 TL değerinde ücretsiz hızlı şarj hakkı sunuluyor.

OTOPODYUM

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

En Çok Okunanlar

Copyright © 2019 SUV4CROSS markası tescilli bir markadır.