Otomotiv Sektörü
Mercedes-Benz C-Serisi All-Terrain Türkiye’de
 
																								
												
												
											Artırılmış yerden yükseklik ve standart 4MATIC dört tekerlekten çekiş sistemi ile Yeni Mercedes-Benz C-Serisi All-Terrain, Türkiye’de 1.387.000 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuldu.
Yeni C-Serisi All-Terrain, daha büyük lastikleriyle asfalt dışındaki patikalarda da hareket özgürlüğü sunuyor.
Özel bir arazi aydınlatmasını içeren, opsiyonel DIGITAL LIGHT far sistemi ile hafif arazideki engellerin sürücü tarafından daha rahat algılanabilmesi sağlanıyor.
ENERGIZING Comfort’un bütünsel “Fit & Healthy” yaklaşımı, S-Serisi’ndeki farklı konfor sistemlerini deneyimleme ortamı yaratıyor.
Mercedes-Benz Otomobil Pazarlama ve Kurumsal İletişim Grup Müdürü Emre Kurt: “Binek otomobiller ile SUV’ler arasında muhteşem bir denge sunan Yeni C-Serisi All-Terrain ile tarz sahibi lüks tutkunlarına seslenmeyi hedefliyoruz.” dedi.
Mercedes-Benz, station’ların araziye uygun olmadığını ancak bir SUV’nin de yerden çok fazla yüksek olduğunu düşünenler için, 2017 yılının baharında tanıttığı E-Serisi All-Terrain’ın ardından şimdi de C-Serisi için ilk kez All-Terrain seçeneğini müşterileriyle buluşturarak çok yönlü bir çözüm daha sunuyor.
Geleneksel C-Serisi Estate’e göre yaklaşık 40 milimetre daha fazla yerden yükseklik, standart olarak sunulan 4MATIC dört tekerlekten çekiş sistemi ve iki arazi sürüş modu ile C-Serisi All-Terrain, daha büyük lastikleriyle asfalt dışındaki patikalarda da hareket özgürlüğü sunuyor. Özgün radyatör ızgarası, özel tamponlar, ön ve arkada tampon altı koruma kaplamaları ve yanlarda mat koyu gri çamurluk ağzı kaplamaları arazi aracı görünümünü destekliyor. Crossover model aynı zamanda kısa süre önce pazara sunulan Yeni C-Serisi’ne ait birçok önemli özelliği de kullanıma sunuyor. 48 volt teknolojisiyle desteklenen verimli benzinli motor, uyarlanabilir ve sezgisel MBUX (Mercedes-Benz Kullanıcı Deneyimi) bilgi-eğlence sistemi ve yeni nesil sürüş destek sistemleri bunlardan bazıları. Opsiyon olarak sunulan DIGITAL LIGHT, özel bir arazi aydınlatmasını içeriyor. Geçtiğimiz Eylül ayında Münih Otomobil Fuarı’nda tanıtılan Mercedes-Benz C-Serisi All-Terrain, ülkemizde 1.387.000 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor.
Mercedes-Benz Otomobil Pazarlama ve Kurumsal İletişim Grup Müdürü Emre Kurt; “Kasım 2021’de satışına başladığımız ve kısa zamanda yoğun sipariş aldığımız Yeni C-Serisi’ni, sedan gövdenin ardından All-Terrain ile çeşitlendiriyoruz. Otomotiv pazarındaki payını sürekli artıran SUV’ler kadar yüksek olmayan ancak hafif arazi koşullarında da konforlu yolculuk yapmak isteyen müşterilerimizin beklentilerini rahatlıkla karşılayacak C-Serisi All-Terrain ile çok yönlü model seçeneklerimizden bir yenisini daha ülkemiz pazarına dahil ediyoruz. Binek otomobiller ile SUV’ler arasında muhteşem bir denge sunan Yeni C-Serisi All-Terrain ile tarz sahibi lüks tutkunlarına seslenmeyi hedefliyoruz.” dedi.
Bir station’dan fazlası
Geleneksel C-Serisi Estate ile karşılaştırıldığında, All-Terrain biraz daha büyük boyutlara sahip. 4755 mm uzunluğundaki Yeni C-Serisi All-Terrain, 4 milimetre farkla daha uzun. Çamurluk kaplamaları sayesinde genişliği 21 milimetre artarak 1841 milimetreye ulaşıyor. 40 mm artırılmış yerden yükseklik sayesinde toplam yüksekliği 1494 mm’ye ulaşıyor. Standart olarak 8 J x 18 H2 ET 41 jantlarla 245/45 R 18 lastikler sunulurken ayrıca opsiyon olarak 8 J x 19 H2 ET 41 jantlarla 245/40 R 19 lastikler de sunuluyor.
Bagaj hacmi ve işlevselliği açısından bir fark bulunmuyor. Sportif arka kısım 490 ila 1510 litre arasında bir hacmi kullanıma sunuyor. C-Serisi Estate’de olduğu gibi arka koltuk sırtlıkları 40:20:40 oranında üç parça halinde katlanıyor. Standart olarak sunulan EASY-PACK bagaj kapağı, kontak anahtarındaki düğme, sürücü kapısındaki düğme veya bagaj kapağındaki düğme kullanılarak rahatlıkla açılabiliyor veya kapatılabiliyor.

Mercedes-Benz C 200 4MATIC All-Terrain
Çarpıcı görünüm: Arazi görünümünü vurgulayan tasarım özellikleri
Yeni C-Serisi All-Terrain’e önden bakıldığında, krom kaplamalar ve radyatör ızgarasındaki merkezi yıldıza sahip ön panjur dikkat çekiyor. Radyatör ızgarasındaki dikey çıtalar ve parlak siyah kaplamalar kalite algısını artırıyor. Ön tamponda kullanılan koyu gri damarlı plastik ve parlak kromdan alt koruma kaplaması modelin güçlü karakterini tamamlıyor.
C-Serisi’nin bu versiyonunda yanlarda ve çamurluklarında mat koyu gri kaplamalar bulunuyor. Versiyona özgü, bu kaplamalar boyalı gövde yüzeyleriyle görsel olarak kontrast oluşturuyor. Yan kaplamaya ek bir krom şerit entegre ediliyor. All-Terrain için 18 ile 19 inç arasında jant seçenekleri sunuluyor. Çok parçalı arka tampon, versiyona özgü krom bagaj eşiği koruması ve parlak krom alt koruma kaplamasıyla yine bu versiyonun özel yapısını vurguluyor.
All-Terrain versiyonları AVANTGARDE dış tasarımı esas alıyor. Buna bağlı olarak yan kaplamalarda, yan cam çerçevelerinde ve tavan barlarında cilalı alüminyum kullanılıyor. B sütunlarındaki süslemeler ve arka yan camlardaki çıtalar parlak siyah uygulanıyor. Gece Paketi ile donatıldığında; diğer özellikler (örneğin omuz çizgisi, yan aynalar) ve ön ve arkadaki süsleme elemanları (ön ve arkada alt koruma kaplamaları ve ayrıca bagaj eşiği koruması) parlak siyah uygulanıyor.

Mercedes-Benz C-Klasse All Terrain
İç mekanda yüksek konfor ve kalite
C-Serisi All-Terrain, iç tasarımında da AVANTGARDE paketini baz alıyor. Siyah, macchiato beji/siyah ve sienna kahvesi/siyah olmak üzere üç renk seçeneği bulunuyor. Gösterge paneli, gümüş krom bir ek ve mat elmas serigrafi kaplamaya sahip. Ayrıca farklı kaplama seçenekleri de sunuluyor.
Merkezi gösterge ekranı altı derece eğimli yapısıyla sürücü odaklı bir yapı sergiliyor. Sürücü alanındaki yüksek çözünürlüklü 12,3 inç LCD ekran, bağımsız ve havada süzülüyormuş gibi görünüyor. Bu uygulama, sürücü ekranını klasik kadranlı göstergelere sahip geleneksel kokpitlerden ayırıyor. All-Terrain için eğim veya direksiyon açısı gibi bilgiler dışında coğrafi koordinat ve pusula bilgilerini de gösteren yeni bir “Off-Road” içeriği eklendi.
Diğer iç donanımlar gibi AVANTGARDE seviyesine özgü üst seviye konfor ve yanal destek sağlayan koltuklar sunuluyor. Gümüş süslemeli siyah, deri, çok fonksiyonlu spor direksiyon simidi şık bir görünüm sunarken rahat bir tutuş sağlıyor. AVANTGARDE iç tasarım ayrıca ortam aydınlatmasını da içeriyor.
Zorlu görevler için: Yaklaşık 40 mm daha fazla yerden yükseklik ve konforlu süspansiyon
C-Serisi All-Terrain, geleneksel C-Serisi Estate’ten yaklaşık 40 mm daha fazla yerden yüksekliğe sahip ve tekerleklerin çapı daha büyük. Bu, C-Serisi All-Terrain’i bozuk yol yüzeyleri için uygun hale getiriyor. Dört kollu ön süspansiyon biraz daha büyük direksiyon mafsallarına sahipken, arka aksta çok kollu bir süspansiyon devreye giriyor.
Daha konforlu ve yüksek sürüş dengesi için pasif sönümleme sistemine sahip konforlu süspansiyon standart olarak sunuluyor.
Karakter meselesi: Arazi modları ile DYNAMIC SELECT
EKO, KONFOR, SPORT ve BİREYSEL dışında, C-Serisi All-Terrain’de arazi sürüşü için iki ilave DYNAMIC SELECT modu bulunuyor. OFFROAD, toprak yollar, çakıl veya kum gibi daha hafif araziler için tasarlanırken, daha zorlu ve dik araziler için DSR’li (Eğim İniş Hız Sabitlemesi) OFFROAD+ devreye giriyor.
DYNAMIC SELECT, motor, şanzıman, direksiyon, ESP® ve 4MATIC sistemlerinin çalışma karakteristiğini uyarlıyor. Sürücü, merkezi ekranın altındaki dokunmatik yüzey ile sürüş modları arasında geçiş yapabiliyor.
Geniş etki alanı: Off-Road aydınlatması dahil DIGITAL LIGHT
C-Serisi, standart olarak LED Yüksek Performanslı farlarla donatılıyor. Yeni S-Serisi’nden aktarılan DIGITAL LIGHT isteğe bağlı olarak sunuluyor. Far sistemi C-Serisi All-Terrain için özel bir arazi aydınlatması içeriyor. Hafif arazi sürüşlerinde geniş aydınlatma alanı, sürücünün virajlar dahil engelleri daha erken görmesini sağlıyor. Off-Road sürüş modu etkinleştirilir etkinleştirilmez, off-road aydınlatması yanıyor. İşlev, 50 km/s’ye kadar etkin olup bu hızın üzerinde otomatik olarak kapanıyor.
DIGITAL LIGHT, her farda ışığı kıran ve 1,3 milyon mikro ayna tarafından yönlendirilen son derece güçlü üç LED’li bir ışık modülü bulunuyor. Böylece araç başına çözünürlük 2,6 milyon pikselin üzerine çıkıyor.
Dinamik ve hassas yapısıyla bu sistem, koşullara uyum sağlayan yüksek çözünürlüklü bir ışık dağıtımı için neredeyse sınırsız olanaklar sağlıyor. Ancak sistem sadece fardaki teknolojiyle değil, arkasındaki dijital zekayla üstün aydınlatma performansı sunuyor. Entegre bir kamera ve sensör sistemleri diğer yol kullanıcılarını algılıyor. Güçlü bir işlemci, verileri ve dijital haritaları milisaniyeler içinde değerlendiriyor ve farlara, koşullara uygun ışık dağılımını ayarlama talimatlarını veriyor.
Çeki demiri: Akıllı asistanlarla römork desteği
Standart olarak dört tekerlekten çekiş ve 1800 kilograma kadar çekme kapasitesi ile C-Serisi All-Terrain, römork de çekebiliyor. Opsiyon olarak kısmen elektrikli mafsallı katlanabilir bir çeki demiri ve ESP® römork stabilizasyonu sunuluyor. Bagajdaki bir düğme, bağlantı kilidini açıyor, ardından çeki demiri açılabiliyor. Kullanıma hazır olduğunda kontrol ışığı sönüyor.
65 km/s veya üzeri hızlarda, ESP® römork stabilizasyonu, kritik durumlarda otomatik olarak müdahale edebiliyor. Sistem, istenmeyen salınımlarda tekerlere fren müdahalesi yapıyor ve salınımları azaltıyor. Sistem, gerekirse motor torkunu azaltarak veya frenleri uygulayarak araç hızını da düşürüyor.
Bu isteğe bağlı ekstra ve 360 derece kameralı Park Paketi ile birlikte bir römork manevra asistanı da devreye giriyor. Bu işlev sayesinde römorkle de manevra yapmak kolaylaşıyor. Römork manevra asistanı, çekici aracın direksiyon açısını 5 km/s hıza ve yüzde 15’e kadar eğimde otomatik olarak ayarlıyor. Sistem dururken, geri vites seçilerek ve orta konsoldaki dokunmatik yüzeyin solundaki Park düğmesine basılarak etkinleştiriliyor.
Römork manevra asistanı MBUX üzerinden sezgisel olarak çalıştırılabiliyor. Merkezi ekran veya orta konsoldaki dokunmatik yüzey üzerinden sürücünün istediği manevrayı belirtmesi yeterli oluyor. İşlev 90 dereceye ye kadar dönüş manevralarını gerçekleştirebiliyor. Açının korunması için direksiyon otomatik olarak yönlendiriliyor. Sürücü, römork doğru yönde ilerliyor ve düz geri geri gitmeye devam etmesi gerekiyorsa “düz gitme” işlevini de seçebiliyor. Manevra farklı kamera açılarından takip edilebiliyor. Dinamik kılavuz çizgileri, yörüngeyi, araç genişliğini ve nesnelere olan mesafeyi gösteriyor.
Üstün çekiş ve stabilite: Yeni nesil 4MATIC
C-Serisi All-Terrain ile standart olarak sunulan 4MATIC dört tekerlekten çekiş sistemi zorlu yüzeylerde de yüksek çekiş ve sürüş dengesi sağlıyor. Motor gücünün yüzde 45’e kadarı ön aksa, yüzde 55’e kadarı arka aksa aktarılıyor. Daha fazla verimlilik ve 9 kademeli otomatik şanzıman, 4MATIC tahrik sisteminin daha da geliştirilmesini gerektirdi.
Yeni ön aks tahriki, ideal bir aks ağılık dağılımı ile daha yüksek tork seviyelerinin aktarılmasını sağlıyor. Bu çözüm, önceki nesildeki ilgili bileşene kıyasla önemli bir ağırlık avantajı sağlıyor ve buna bağlı olarak CO2 emisyonlarını azaltmaya yardımcı oluyor. Ayrıca teknisyenler, yeni şanzımandaki sürtünme kayıplarını da azalttı. Bunun dışında kapalı bir yağ devresine sahip ve ek soğutma önlemi gerektirmiyor.
Elektrik destekli motorlar
C-Serisi All-Terrain, C 200 4MATIC All-Terrain adındaki (karma yakıt tüketimi (WLTP): 7,6 -6,8 lt/100 km; karma CO2 emisyonu (WLTP): 174-155 gr/km) yeni dört silindirli benzinli motor (M 254) ve entegre ikinci nesil marş jeneratörü (ISG) ile birlikte sunuluyor. 204 bg (150 kW) güç kısa bir süre için elektrikli sistem tarafından 20 bg (15 kW)’ne kadar destekleniyor.
Enerji geri-kazanımı ve motorun kapatılması halinde “süzülme” işlevi sayesinde benzinli motor yüksek verimlilik seviyesi sunuyor. Mercedes-Benz, M 254 ile modüler 4 silindirli benzinli motorun; NANOSLIDE® silindir kaplaması, CONICSHAPE® silindir honlama ve doğrudan motora yerleştirilen egzoz gazı arındırma sistemi dahil tüm yeniliklerini tek bir motorda birleştirdi. Twin Scroll teknolojisi, daha da hızlı turbo besleme yanıtı için geliştirilerek birleşik akışlı kademeli turbo besleme işlevi devreye alındı.
Mercedes-Benz C 200 4MATIC All-Terrain
| Motor | ||||
| Silindir adedi/düzeni | 4/sıralı | |||
| Hacim | cc | 1496 | ||
| Güç üretimi | bg/kW | 204/150 | ||
| Devir sayısı | d/d | 5800-6100 | ||
| Destek gücü (Boost) | bg/kW | 20/15 | ||
| Tork üretimi | Nm | 300 | ||
| Devir sayısı | d/d | 1800-4000 | ||
| Destek torku (Boost) | Nm | 200 | ||
| Sıkıştırma oranı | 10.5:1 | |||
| Yakıt karışımı | Yüksek basınçlı enjeksiyon | |||
| Güç aktarımı | ||||
| Aktarma şekli | Dört tekerlekten çekiş | |||
| Şanzıman | 9G-TRONIC | |||
| Vites oranları | ||||
| 1./2./3./4./5./6./7./8./9. Vites | 5,35/3,24/2,25/1,64/1,21/1,00/0,87/0,72/0,60 | |||
| Süspansiyon | ||||
| Ön aks | Dört kollu bağımsız, helezon yay, gaz-basınçlı amortisör, stabilizatör | |||
| Arka aks | Beş kollu bağımsız, helezon yay, gaz-basınçlı amortisör, stabilizatör | |||
| Fren sistemi | Önde ve arkada hava kanallı diskler, elektrikli park freni, ABS, Fren Yardımcısı, ESP® | |||
| Direksiyon | Elektrik destekli kremayer servo direksiyon sistemi | |||
| Jantlar | 8 J x 18 H2 ET 41 | |||
| Lastikler | 245/45 R 18 W | |||
| Boyutlar ve Ağırlıklar | ||||
| Dingil mesafesi | mm | 2.865 | ||
| Ön/Arka iz genişliği | mm | 1.584/1.582 | ||
| Uzunluk/Genişlik/Yükseklik | mm | 4.755/1.820/1.494 | ||
| Dönüş çapı | m | 11,51 | ||
| Bagaj hacmi, VDA | litre | 490-1.510 | ||
| Boş ağırlık (EC’ye göre) | Kg | 1.720 | ||
| Yükleme kapasitesi | Kg | 650 | ||
| Yüklü ağırlık | Kg | 2.370 | ||
| Yakıt deposu kapasitesi/Yedek | litre | 66/7 | ||
| Performans, Tüketim, Emisyon | ||||
| Hızlanma 0-100 km/s | sn | 7,5 | ||
| Maksimum hız | km/s | 231 | ||
| Karma tüketim (WLTP) | lt/100 km | 7,6-6,8 | ||
| Karma CO2 emisyonu (WLTP) | gr/km | 174-155 | ||
| Emisyon sınıfı | Euro 6d ISC-FCM | |||
Otomotiv Sektörü
Yenilenen Kia Sportage Türkiye’de Satışa sunuldu
 
														1993 yılındaki ilk neslinden itibaren dünyada SUV kültürünün oluşmasında önemli bir mirasa sahip olan ve 7 milyon adedin üzerinde satış başarısı kazanan Kia Sportage, makyajlanan beşinci nesliyle Türkiye’de.
Yeni Sportage, Kia’nın ‘Zıtlıkların Birleşimi’ tasarım felsefesiyle, özgüvenli görünümü ve göz alıcı LED Star Map aydınlatması ile öne çıkıyor.
Güçlü SUV Mirası
Kia’nın küresel ölçekte bugüne kadar en yüksek satış adedine ulaşan amiral modeli Sportage, makyajlanan beşinci nesliyle tasarım, teknoloji ve konfor alanlarında yapılan kapsamlı değişim ve yeniliklerle C SUV segmentinde yeni bir standart belirliyor.
Küresel ölçekte 7 milyon adetten fazla satılan ve Türkiye’de de her zaman yoğun ilgi gören Sportage, cesur dış tasarımı, üstün teknolojik özellikleri ve sunduğu konforla SUV sınıfındaki iddiasını sürdürüyor.
Tasarım: Cesur dış görünüm, lüks iç mekân
Yeni Sportage’da Kia’nın ‘Zıtlıkların Birleşimi’ tasarım felsefesi bir kez daha dikkat çekiyor. Modelin tasarımında pürüzsüz ve yumuşak yüzeyler, güçlü ve sağlam çizgilerle dengeleniyor. Yeni tasarım ön ve arka tamponlar ve dikkat çeken LED Star Map aydınlatmaları Kia’nın imzası haline gelen “Kaplan Burun” ön ızgarasıyla tamamlanıyor.
İç mekânda ferah ve konforlu bir yaşam alanı sunan Yeni Sportage, GT-Line donanımında çift renkli deri direksiyon simidi ve sadeleştirilmiş gösterge paneliyle modern bir tasarım anlayışını yansıtıyor. Yeni koltuk döşemeleri konforu artırırken, GT-Line’a özel dekoratif süet deri koltuklar şıklığı ön plana çıkarıyor.
Arka koltukta neredeyse 1 metre (996 mm) diz mesafesi sunan Yeni Sportage, 591 litrelik bagaj hacmini, arka koltuklar yatırıldığında 1.780 litreye kadar çıkarabiliyor. Yeni Sportage, 19 inç jantlarla gelirken GT-Line donanımında aynı ölçülerde özel tasarım alüminyum jant seçeneği de sunuyor.
Konforlu ve Akıllı Çözümler
Yeni Sportage, sürüş deneyiminin merkezine konumlandırdığı 12,3 inç çift panoramik entegre ekranla şıklığı ve teknolojiyi bir araya getiriyor. Sürücü destek sistemleri, navigasyon ve multimedya fonksiyonlarına kolay erişim sağlanırken aynı zamanda Harman Kardon premium ses sistemi ise müzik deneyimini zirveye taşıyor.
Multimedya ekranının altındaki çok fonksiyonlu dokunmatik panel, sürücülere ses ve klima ayarlarını sezgisel şekilde yönetme imkânı sunuyor. Kablosuz Apple CarPlay & Android Auto, çevre görüş kamerası, 360 derece park sensörü ve kablosuz telefon şarj gibi teknolojiler de Yeni Sportage’daki sürüş deneyimini daha keyifli kılıyor.
Yeni Sportage, üç farklı donanımla 2.820.000 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor.
Otomotiv Sektörü
BYD Türkiye, “Teknoloji Şovu”na TEKNOFEST İstanbul’da Devam Ediyor
 
														BYD Türkiye, Kemerburgaz’da inşa ettiği özel alanda YANGWANG U8 ve YANGWANG U9’un benzersiz yeteneklerini sergilediği nefes kesen teknoloji şovunun ardından, şimdi de bu modelleri ve teknolojik gücünü TEKNOFEST İstanbul’da katılımcılarla buluşturdu.
Dünyanın lider yeni enerji araç üreticisi BYD, Türkiye’nin en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST İstanbul’da yerini aldı. 17-21 Eylül tarihlerinde İstanbul Atatürk Havalimanı’nda düzenlenen festival, teknoloji tutkunlarını bir araya getirirken; BYD Türkiye de lüks segment markası YANGWANG U8 ve YANGWANG U9 modellerinin yanı sıra, ODMD (Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği) Ocak – Ağustos verisine göre tüm elektrikli hatchback modeller içerisinde en fazla satış yapan BYD DOLPHIN modelini ziyaretçilerle buluşturdu.
BYD’nin devrim niteliğindeki Blade Batarya, e4 Platform, CTB ve CTC Teknolojisi, BYD DiSus Akıllı Gövde Kontrol Sistemi başta olmak üzere ileri teknolojileri de fuar alanında kurulan özel stand alanında katılımcılara tanıtıldı.
TEKNOFEST’E gelen ziyaretçiler, BYD’nin inovasyon gücüyle donatılmış araçlarını ve ileri teknolojilerini yakından inceledi. Track Edition versiyonu ile dünyanın en hızlı elektrikli süper spor modeli unvanına sahip YANGWANG U9, BYD’nin kurduğu özel stand alanında sergilenirken, amfibi özelliği sayesinde hem karada hem de suda hareket edebilen YANGWANG U8 ise 360 derece Tank Dönüşü performansı ile nefes kesen bir şov sundu.
“BYD Teknoloji Şovu’ndan sonra, ileri teknolojilerimizi TEKNOFEST’te tüm Türkiye ile buluşturuyoruz”
BYD Türkiye Genel Müdürü İsmail Ergun, markanın inovasyona olan güçlü bağlılığını her fırsatta yansıtmaya büyük önem verdiklerini vurgulayarak şunları söyledi: “Türkiye’nin en büyük teknoloji etkinliği olan TEKNOFEST, ülkemizin özellikle havacılık ve savunma sanayi alanında ulaştığı noktayı gösteren son derece değerli bir organizasyon. Ayrıca, gençlerimizin bilim ve teknolojiye olan ilgisini destekleyerek, ülkemizin geleceğine de katkı sunuyor.
DNA’sında teknoloji ve inovasyon olan BYD ise, kendini sürekli gelişime adamış küresel bir teknoloji markası. 120 bini aşkın Ar-Ge mühendisiyle her gün ortalama 40 patent başvurusu gerçekleştiren şirket; bataryadan elektrikli motorlara, süspansiyon sistemlerinden akıllı sürüş teknolojilerine kadar birçok devrim niteliğindeki teknolojiyi otomotiv dünyasına kazandırıyor.
Türk tüketicisi, yeni teknolojilere olan ilgisi ve hızlı adaptasyon yeteneğiyle öne çıkıyor. Biz de BYD Türkiye olarak, 7 farklı modelden oluşan geniş ürün yelpazemizle en son teknolojileri kullanıcılarımızla buluşturuyoruz. Bugün burada teknoloji ve otomobil severlere BYD’nin inovasyon gücünü yakından tanıtmak için bulunuyoruz. 11 Eylül’de Kemerburgaz’da gerçekleştirdiğimiz, Avrupa’da bir ilk olma özelliği taşıyan etkinlikte YANGWANG U8 ve U9 modellerimizi kapsamlı bir teknoloji şovuyla tanıtmıştık. BYD Teknoloji Şovu’ndan sonra şimdi ileri teknolojilerimizle TEKNOFEST’te yer almak ve bu teknolojilerimizi tüm Türkiye ile buluşturmak bizim için ayrı bir mutluluk.”
BYD, teknoloji gücüyle fark yaratıyor
1995’te batarya üreticisi olarak yola çıkan BYD, bugün elektrikli araçlar, yenilenebilir enerji ve akıllı teknolojiler alanında geliştirdiği çözümlerle daha temiz ve sürdürülebilir bir gelecek için çalışıyor. 2022’de fosil yakıtlı araç üretimini tamamen sonlandıran ilk otomotiv şirketi olan BYD, bugün dünyanın lider yeni enerjili araç üreticisi konumunda bulunuyor.
Batarya, elektrik motorları ve elektronik kontrol üniteleri gibi elektrikli araçların kalbinde yer alan bileşenlerdeki uzmanlığıyla öne çıkan BYD, son yıllarda geliştirdiği Blade Batarya, DM-i Süper Hibrit Teknolojisi, e4 Platform, CTB ve CTC Teknolojisi, BYD DiSus Akıllı Gövde Kontrol Sistemi ve DMO Süper Hibrit Sistemi gibi yenilikler, markayı sektörün öncüleri arasına taşıyor. Bir teknoloji lideri olarak BYD, yalnızca otomobil üretmekle kalmıyor; mobilitenin geleceğini yeniden tanımlıyor. YANGWANG U8 ve U9 modelleri, bu vizyonun en çarpıcı örneklerini temsil ediyor.
DOLPHIN: Gelişmiş teknoloji, uzun menzilli batarya gücü
Okyanus serisinin öne çıkan modellerinden BYD DOLPHIN, deniz yaşamından ilham alan tasarım detaylarıyla şık ve modern bir görünüm sunuyor. Gelişmiş teknolojisini uzun menzilli batarya gücüyle birleştiren BYD DOLPHIN, konfor ve verimlilik odaklı bir sürüş deneyimi sağlıyor.
Geniş iç hacmi ve yüksek teknoloji donanımlarıyla segmentinde öne çıkan BYD DOLPHIN, 2024 AutoBest Ödülü’nü kazanarak kalite ve verimliliğini tescilledi. BYD’nin kendi geliştirdiği e-Platform 3.0 üzerinde yükselen model, Lityum Demir Fosfat (LFP) teknolojisine sahip 60.4 kWsa kapasiteli Blade Batarya ile güvenlik, dayanıklılık ve performans konusunda yüksek standartlar sunuyor.
204 PS güç ve 310 Nm tork üreten elektrik motoruyla 0-100 km/s hızlanmasını 7 saniyede tamamlayan DOLPHIN, 160 km/s maksimum hıza ulaşabiliyor. WLTP ölçümlerine göre 427 km WLTP menzil ve 15.9 kWsa karma enerji tüketimi sunan model, 110 kW DC hızlı şarj desteği sayesinde bataryasını yüzde 30’dan yüzde 80’e 26 dakikada şarj edebiliyor. Gelişmiş enerji tasarrufu sağlayan ısı pompası sistemi ise standart olarak sunuluyor.
Euro NCAP’ten 5 yıldız alan BYD DOLPHIN, markanın diğer modellerinde olduğu gibi uzaktan bağlantı özellikleriyle kullanıcılarına üst düzey konfor sunuyor. Türkiye’deki BYD sahipleri ise uzaktan güncelleme (OTA) sistemi sayesinde araçlarını servise gitmeye gerek kalmadan güncelleyerek her zaman en güncel teknolojiye sahip olabiliyor.
YANGWANG U8: BYD’nin lüks ve son teknoloji SUV’u
YANGWANG markasının ilk seri üretim modeli olan U8, BYD’nin 20 yılı aşkın AR-GE birikiminin ve inovasyon vizyonunun bir sonucu olarak ortaya çıktı. Performans, güvenlik ve ileri teknolojiyi bir arada sunan U8, lüks SUV segmentinde “fütüristik teknoloji, olağanüstü off-road kabiliyeti ve premium yaşam alanı” kombinasyonu ile öne çıkıyor. YANGWANG’ın temeli, 2004’te tanıtılan BYD ET konseptine dayanıyor. ET, dört motorlu bağımsız aktarma sistemini dünyaya ilk kez tanıtmıştı. 20 yıl sonra bu vizyon, e4 platformu ile seri üretime taşındı.
Markanın logosu, “elektrik” anlamına gelen en eski Çince hiyerogliflerden Dian’dan esinlenmiş olup, ilerleme ve bilinmeyene cesurca yol almayı simgeliyor.
Dünyanın en prestijli tasarım ödüllerinden olan IF Tasarım Ödüllü U8’in öne çıkan teknolojileri arasında yüzme kabiliyeti dikkat çekiyor. Araç, bu özelliği sayesinde karada ilerledikten sonra su üzerinde de yol alabiliyor. Bir diğer yenilikçi özellik olan Tank Dönüşü ise dört tekerin ters yönlerde dönmesiyle aracın kendi etrafında 360 derece dönmesine imkân tanıyor.
49,05 kWh Blade Batarya ve CTC (Cell-to-Chassis) entegrasyonu ile 880 kW (1.196 PS) güç ve 1.280 Nm tork sunan araç, 0’dan 100 km/s hıza 3,6 saniyede ulaşıyor ve azami 200 km/s hız yapabiliyor. CLTC protokolünde, aracın karma sürüş menzili 1.000 km, elektrikli sürüş menzili ise 180 km olarak açıklanıyor.
Araç içi uydu iletişimi, gece görüş sistemi ve opsiyonel drone kitiyle donatılmış olan U8, aynı zamanda VtoL enerji paylaşımı ve 15+1 kişiselleştirilebilir off-road modu gibi özelliklerle de dikkat çekiyor. DiSus-P hidrolik gövde kontrol sistemi, 20 inç dövme alaşım jantlar, su geçirmez hava girişi ve sabit yan basamak gibi donanımlar da araca üstün bir kullanım deneyimi sağlıyor.
YANGWANG U9: BYD’nin elektrikli süper otomobil vizyonu
BYD YANGWANG U9, inovasyon, mühendislik, güvenlik ve estetiği bir araya getiren elektrikli süper spor otomobil vizyonunu temsil ediyor. 360 derece dönüş, zıplama ve dans etme kabiliyetleriyle otomotiv dünyasında yenilikçi bir performans deneyimi sunan bu model, ileri teknoloji ile estetiği bir araya getiriyor. Keskin hatlara sahip Time Gate tasarım dili, Interstellar far tasarımı ve dinamik ışık imzaları ile U9, aerodinamik ve sportif bir duruş sergiliyor. Çift kokpit iç düzen ve 127 renkli ambiyans aydınlatması, sürüş moduna göre değişerek yüksek teknoloji deneyimini pekiştiriyor.
Dört bağımsız motoruyla 1.305 PS güç ve 1.680 Nm tork üreten BYD YANGWANG U9, 0’dan 100 km/s hıza 2,36 saniyede ulaşabiliyor. 80 kWh yeni nesil Blade Batarya ile CLTC protokolünde 450 km menzil sağlayan araç, 500 kW çift girişli ultra hızlı şarj sistemi sayesinde yüzde 30’dan yüzde 80’e yalnızca 10 dakikada ulaşabiliyor.
BYD’nin e4 platformu üzerine inşa edilen U9, bağımsız tork kontrolü, DiSus-X akıllı gövde kontrol sistemi, karbon-seramik diskler ve gelişmiş süspansiyon yapısı ile hem pist performansı hem de günlük sürüş konforu sunuyor. Aerodinamik olarak ayarlanabilir ve opsiyonel karbon fiber “swan neck” spoiler yüksek yere basma kuvveti sağlayarak üstün yol tutuşu sağlarken, araçta ısı pompası ve Cell-to-Body entegrasyonu gibi ileri teknolojiler de yer alıyor.
YANGWANG U8 ve U9 modelleri, BYD’nin Ar-Ge gücünü, mühendislik vizyonunu ve teknoloji liderliğini doğrudan yansıtırken, şu an için Avrupa homologasyonu bulunmadığı için Türkiye pazarında kısa vadede satışa sunulmaları planlanmıyor.
Otomobil
JAECOO Türkiye Pazarındaki Üst Düzey Başarısını Kutluyor!
 
														Türkiye pazarındaki ilk yıl dönümünü kutlayan JAECOO, bu süreçte premium SUV segmentindeki olağanüstü başarısını gözler önüne serdi. Bu kapsamda markanın ilk premium off-road SUV modeli JAECOO 7, üstün performansı, yenilikçi tasarımı ve premium kullanıcı deneyimiyle hem güçlü bir itibar hem de etkileyici satış rakamları elde ederek 2025 yılında 4×4 içten yanmalı motorlu SUV segmentinde yıl başından bu yana zirveye yerleşti ve markanın pazardaki bilinirliğini ve rekabetçiliğini tümüyle kanıtladı. Üstün tasarımı, ileri teknolojisi ve şehirli çok yönlülük ile off-road kabiliyetini birleştiren JAECOO, pazar ve medyadan yüksek takdir kazanırken, aynı zamanda şehirli seçkin kullanıcıların da gözdesi oldu.
JAECOO’nun ilk yıl dönümü kutlaması başarıyla tamamlandı. Markanın gelişiminde önemli bir dönüm noktası olan etkinlik, JAECOO’nun geçtiğimiz yıl boyunca teknoloji inovasyonu, ürün tasarımı ve hizmet deneyimindeki olağanüstü başarılarını gözden geçirmesini sağlarken premium SUV pazarındaki istikrarlı büyümesini ve etkisini de ortaya koydu. Özellikle bu özel günde JAECOO 7, üstün performansı, yenilikçi tasarımı ve premium kullanıcı deneyimiyle hem güçlü bir itibar hem de etkileyici satış rakamları elde ederek 2025 yılında 4×4 içten yanmalı motorlu SUV segmentinde yıl başından bu yana zirveye yerleşti ve markanın pazardaki bilinirliğini ve rekabetçiliğini tümüyle kanıtladı.
JAECOO, 2024 yılında gerçekleştirdiği resmi Türkiye lansmanından bu yana olağanüstü tasarım, ileri teknoloji, müşteri odaklı felsefe ve premium ürün konumlandırmasından güç alarak hızla üst segment bir lüks marka olarak kendini kanıtladı. Lansmanından itibaren marka, çok sayıda ana akım haber kaynağından, otomotiv odaklı medyadan yüksek övgüler aldı; bu da JAECOO’nun profesyonel gücünü ve lüks SUV pazarındaki benzersiz cazibesini doğruladı. Aynı zamanda JAECOO’nun kullanıcı kitlesi de markanın yüksek segment konumlandırmasını yansıtıyor. Bu kitle şirket yöneticileri, uzmanlar ve öncü girişimcilerin bulunduğu çeşitli sektörlerden seçkin profesyonellerden oluşuyor. Bu da markanın şehirli seçkinler arasındaki geniş tanınırlığını ve etkisini ortaya koyuyor.
JAECOO 7 4×4 içten yanmalı motorlu SUV segmentinin zirvesinde
Beklentileri karşılayan JAECOO, lansmanından bu yana üstün ürün kabiliyetleri ve olağanüstü kullanıcı deneyimi sayesinde pazarın ilgisini toplamayı başardı. JAECOO 7, şehirli seçkinlerin talep ettiği lüks ve konforu sunmakla birlikte, aynı zamanda etkileyici arazi performansı da sağlayarak şehir ve açık hava koşullarında kolaylıkla yol alabiliyor. Yedi farklı sürüş modu, dört tekerlekten çekiş sistemi, 540 derece gelişmiş görüntü sistemi ve rafine tasarımıyla JAECOO 7, son derece rekabetçi bir pazarda öne çıkıyor. JAECOO 7, geçtiğimiz yıl boyunca, mükemmel pazar performansını koruyarak 2025 yılında dört tekerlekten çekişli benzinli SUV segmentinde zirveye yerleşti. Bu başarı, markanın lüks SUV sektöründeki gücünü ve etkisini vurgularken, aynı zamanda off-road yetenekleri ile çok yönlü şehirli SUV kabiliyetini bir araya getiren yüksek segment bir marka olarak JAECOO’nun olağanüstü rekabetçiliğini doğruluyor. Aynı zamanda şehirli seçkin kullanıcı topluluğu arasında itibarını ve etkisini daha da pekiştiriyor.
Markanın geçtiğimiz yıl boyunca gösterdiği olağanüstü performans ve istikrarlı büyüme, gücünü ve etkisini tümüyle ortaya koyuyor. İleriye bakıldığında JAECOO, inovasyonla gelişimi sürdürmeye, ürünlerini ve hizmet deneyimini sürekli optimize etmeye, premium segment SUV pazarındaki liderliğini sağlamlaştırmaya ve yeni trendler belirlemeye devam edecek.

 
											 
											 
											 
											 
											 
											 
											 
											