Otomotiv Sektörü
Lexus’ta Yeni Dönem “Yeni Nesil NX SUV” ile Başlıyor
 
																								
												
												
											Premium otomobil üreticisi Lexus, marka adına yeni bir dönemin kapılarını açan 2. nesil NX modelini Türkiye’de satışa sunmaya başladı. Lexus’un D-SUV modeli NX, 1.650.000 TL’den başlayan fiyatlarla İstanbul Dolmabahçe ve Ankara Mahall Showroomları’ndaki yerini aldı.
Tasarımı, dinamik sürüşü, teknolojisi ve yenilikçi yaklaşımıyla Lexus’un (2.5L hibrit) ve plug-in hibrit 450h+ (2.5L plug-in hibrit) modelleriyle satışa sunuldu.
Yeni NX, lansmana özel hazırlanan NFT eser ve Metaverse deneyimi ile lanse edildi
Antalya’da gerçekleştirilen basın buluşmasıyla tanıtılan yeni NX, sektörde ilk kez katılımcıların kendi avatarlarıyla yer aldığı metaverse dünyasında tanıtıldı. NX’e ait özellikleri birleştirerek aracı oluşturan katılımcılar, farklı bir oyunlaştırma deneyimi yaşadı. Lexus bu organizasyonla birlikte dijital dünya ve fiziksel dünyayı buluşturarak “fijital” bir deneyim ortaya koydu. Son teknolojilerle donatılan yeni ürününü futuristik bir ortamda tanıtan Lexus, lansmana özel hazırlanan NFT eser ile NX’i lanse ederek bir ilke daha imza attı.

Lexus’ta ikinci beş yıllık dönemde ‘atak planı’
Lexus’un yeni dünyasına adım atılmasını müjdeleyen NX basın toplantısında konuşan Yönetim Kurulu Başkanı & CEO Ali Haydar Bozkurt, “5 yıl önce ‘biz farklıyız’ söylemiyle yola çıkmış, rafine ve ayrıcalıklı lüks kavramlarıyla premium segmentin önemli oyuncusu Lexus’u ülkemize kazandırmıştık. Markamızın daha çok tanınmasına ve bilinirliliğinin artmasına odaklandığımız ilk 5 yılı geride bıraktık. Şimdi ikinci 5 yıllık dönemdeyiz ve biz ‘atak planımız’ çerçevesinde adetlerimizi artıracağımız bir sürece giriyoruz. Bu planın arkasında da gelecek dönemde Lexus markasının özellikle Türkiye pazarına da uygun yeni ürünler sunacak olması yatıyor. Lexus global anlamda büyük bir değişim sürecinde ve bu stratejik dönüşüm ürün anlamında Lexus NX ile başlıyor. Yeni NX, bizim için sadece bir model lansmanı değil; NX ile birlikte markanın yeni dünyasına da adım atıyoruz” dedi.

“Lexus lansman atağı başlatıyor”
Lexus’un global çaptaki bu dönüşümle yeni bir sayfa açtığını da belirten Bozkurt, şunları söyledi;
“Lexus 2025’e kadar sunacağı 20 adet yeni veya yenilenmiş ürünle lansman atağı başlatıyor. Bu çerçevede marka mimarimiz de “Making Luxury Personal” (Kişiselleştirilmiş Lüks) vizyonuyla yeniden şekilleniyor. Hizmet yaklaşımının yanı sıra ürünlerde de farklı pazarlara uygun modeller sunulması planlanıyor. Önümüzdeki dönemde çıkacak ürünlerde bu etkiyi daha fazla göreceğiz. Global anlamda yeni vizyonumuzu yansıtan her pazara uygun araçlarla yeni bir sayfa açıyoruz. Bunun ilk örneği de NX oldu. NX’den sonra bunun devamını da önümüzdeki yıl yoğun lansman takvimiyle Türkiye’de de göreceksiniz. Birçok farklı segmentte olmak üzere 9 model seçeneği sunacağız. Şu anda mevcut ürün gamımızla premium segmentin yüzde 11’ine hitap ederken, gelecek olan yeni ürünlerle 2023’ün sonunda bu oranın %20’ye ulaşmasını hedefliyoruz. Bildiğiniz gibi Lexus Türkiye olarak zaten geri alım garantisinden, TIR ile araç transferi hizmetine, kişiye özel danışmanlıktan randevu ile 7/24 showroom açma ayrıcalığına ve istenen yerde test sürüşü sunma imkanına kadar birçok kişiselleştirilmiş lüksleri sunuyoruz. Önümüzdeki dönemde daha fazla kişiselleştirilmiş hizmet sunmaya devam edeceğiz. Ayrıca 61 satış sonrası servis noktasıyla hiçbir premium markada bulunmayan güçlü bir servis ağına sahibiz.”
Türkiye’de markanın yeni beş yıllık stratejisine de değinen Bozkurt, “Hedefimiz her yıl bir önceki yılın üzerinde satış gerçekleştirmek. Bir bulunurluk sorunu yaşanmaması durumunda bu yıl da geçtiğimiz senenin üzerinde bir rakamla yılı kapatmak üzere çalışmalar yapıyoruz. Önümüzdeki sene de yeni lansmanlarla beraber adetlerimizin ciddi anlamda artmasını planlıyoruz. İkinci beş yılda Ankara ve İstanbul dışındaki illerde de yer almak için de stratejimizi oluşturuyoruz. İzmir, Adana, Antalya ve Bursa olmak üzere yapılanmamızı genişletmek için görüşmeler içerisindeyiz” diye konuştu.

NX yeni dönemin ilk modeli oldu
Lexus yeni global stratejisi kapsamında “Kişiselleştirilmiş Lüks” kavramını devreye alarak ürünlerinden hizmetlerine kadar her alanda daha da farklılaşan bir deneyim sunacak. Her pazarın ihtiyacına özgü yeni modeller geliştirmeye başlayan Lexus’un yeni döneminin ilk meyvesi ise, Türkiye’de de satışa sunulan NX oldu.
Bununla birlikte Lexus, “Lexus Electrified” stratejisiyle elektrikli araç ürün yelpazesini her geçen gün daha da genişletecek. Bu plan çerçevesinde Lexus 2030 yılında Avrupa, Kuzey Amerika ve Çin’de tamamen elektrikli bir marka olacak. Global olarak ise Lexus 2035’ten itibaren tamamen elektrikli markası oluyor. Ayrıca 2035’te Avrupa, Çin ve Kuzey Amerika’da yıllık 1 milyon elektrikli araç satışı gerçekleştirmeyi hedefliyor.
Lexus, RZ SUV modeliyle tam elektrikli atağını başlatacak ve 2030’a kadar tüm segmentlerde yer alan elektrikli bir ürün yelpazesi oluşturacak.
Evrimleşen tasarım ve yeni platform
Lexus, NX modeliyle birlikte markanın L-finesse tasarım felsefesini geliştirerek daha zarif, daha çevik ve daha olgun hale getirdi. NX’in bilindik tasarımı yeni nesil ile birlikte yeni platformun getirdiği dinamik sürüşü ve sunulan yüksek teknolojiyi vurgulayacak biçimde şekillendi. “Fonksiyonel güzellik” temasına sahip yeni tasarım, şık görünmesinin ardında daha iyi aerodinamileri, daha düşük gürültü seviyesini ve daha yüksek yakıt verimliliğini barındırıyor.
Yeni NX modelinde GA-K platformunun kullanılması sayesinde daha dinamik bir sürüş ve daha dikkat çekici bir tasarım elde edilirken kabin içindeki yaşam alanı da artırıldı. Yeni NX, ilk nesil NX’e göre 20 mm daha uzun, 20 mm daha geniş ve 5 mm daha yüksek. Ayrıca aks aralığı da 30 mm; ön iz açıklığı 35 mm ve arka iz açıklığı da 55 mm artırıldı. Artan ölçülerle birlikte NX’te pratiklik de öne çıkıyor. Yeni nesilde daha fazla bagaj alanı sunan NX, arka koltuklar normal konumdayken 545 litre, arka koltuklar katlandığında ise 1436 litre hacme sahip oluyor.
İkinci nesil NX’in tasarım unsurları arasında Lexus’un kendine has ön panjurunun aracın tasarımında daha tamamlayıcı bir rol üstlenmesi oldu. Daha dikkat çekici ve daha dik konumlandırılan ön panjur, aracın arkaya doğru genişleyen gövdesinin genel hatlarını vurguluyor. Yeni desene sahip ön panjurun farklı teması, yeni jant tasarımlarında da görülüyor. Arka bölümde yeni L şekilli tamamen LED stop grubu ve aracın arka genişliği boyunca uzanan şerit ışıklandırmalar dikkat çekiyor. Aynı zamanda NX’in arkasında artık logonun yerine ‘LEXUS’ ismi yazılı olarak yer alıyor.
“Tazuna kokpit” ile eşsiz yolculuklar
Yeni NX, hem sürücüler hem de yolcular için bambaşka bir yolculuk deneyimi getiriyor. NX ile üretime geçen Tazuna kokpit konsepti, sürücünün aracın tüm kontrollerine kolayca odaklanıp otomobille bütünleşmesini amaçlıyor.
Adını “binicinin dizginleri kullanarak atını kontrol etmesini anlatan” Japonca bir kelimeden alan Tazuna konsepti, “eller direksiyonda, gözler yolda” anlayışıyla sezgisel bir sürüş sağlıyor. Sürüş deneyimini daha ileriye taşıyan kokpit tarzı, sürücüye daha fazla güven vererek her sürüşün daha keyifli olmasına yardımcı oluyor.
Yeni NX’in kabini sürücüyle birlikte tüm yolculara yüksek konfor sunacak şekilde tasarlandı. Lüks bir lounge hissi uyandıracak şekilde düzenlenen kabinde, Takumi Ustaları’nın yüksek işçilik kalitesiyle birlikte Lexus’un Omotenashi misafirperverlik felsefesi daha yüksek konfor ve yeni teknolojilerle harmanlanıyor.
Daha keskin grafiklere ve daha fazla fonksiyona sahip yeni multimedya platformu, 9.8 inç dokunmatik ekran veya NX’in sınıfındaki en büyük ekranlardan biri olan 14 inç yüksek çözünürlüklü ekranla tercih edilebiliyor. Wi-Fi uyumlu Apple CarPlay ve Android Auto bağlantı sistemi ise, akıllı telefonların kolayca araca entegre edilmesini sağlıyor. Ayrıca daha yüksek ses kalitesi deneyimi için özel olarak geliştirilen 17 hoparlörlü Mark Levinson Premium Surround Sistemi de üst versiyonlarda sunuluyor.
NX’in kabinindeki zarif atmosferi tamamlayan “Lexus Mod” ambiyans aydınlatma özelliği Yağmur Ormanları, Bambu veya Buzdağı gibi önceden belirlenmiş ışık efektlerinin seçilmesine imkan verirken 64 farklı renk teması arasından da seçim yapılabiliyor.
NX, hibrit ve plug-in hibrit motor seçenekleriyle Türkiye’de:
Yeni NX, Türkiye’de tam hibrit 350h ve plug-in hibrit NX 450h+ olmak üzere iki farklı motor seçeneğiyle satışa sunuldu. Her iki model de Lexus’un uzun yıllardan bu yana elektrikli ve benzinli motoru kombine eden premium hibrit araç liderliğinin deneyiminden yararlandı.
NX ürün gamının en çok tercih edilen versiyonu olacak tam hibrit NX 350h, dördüncü nesil Lexus hibrit teknolojisi ile hibrit performansını ve verimliliğini daha ileri seviyelere taşıyor. 2.5 litre hibrit motora sahip olan araç, 244 HP ile ilk nesil NX 300h’ye göre yüzde 24 daha fazla güç üretiyor ve yüzde 10 civarında daha az CO2 salımı gerçekleştiriyor. Bu sayede performansı artan araç 0-100 km/s hızlanmasını 7.7 saniyede tamamlıyor. NX 350h yüksek performansın yanı sıra 5.9 lt/100 km ortalama yakıt tüketimi ve 133 g/km CO2 emisyonuyla yüksek verimliliğini ortaya koyuyor.
Lexus’un ilk plug-in hibrit modeli NX 450h+’ın hibrit sistemi de, dört silindirli 2.5 litrelik hibrit motoru, 134 kW ön elektrik motoru ve 40 kW arka elektrik motoruyla kombine ediyor. Elektrik motorları, dışarıdan kabloyla da şarj edilebilen 18.1 kWh’lık sınıfının en yüksek kapasiteli bataryasından güç alıyor. NX 450h+ toplam güç olarak 309 HP üretiyor ve bu sayede 0-100 km/s hızlanmasını 6.3 saniyede tamamlıyor. Bu yüksek performansa karşın WLTP ölçümlerine göre CO2 emisyonu 20-26 g/km ve ortalama yakıt tüketimi 1.0-1.1 lt/100 km değerleri ile sınıfının en iyi değerlerini sunuyor. Lexus’un elektrikli motorlar konusundaki köklü geçmişi, NX’in sınıfının lider elektrikli sürüş kapasitesine sahip model olarak öne çıkmasını sağlıyor. NX ortalama olarak karma tüketimde 69-76 km elektrikli menzile sahipken şehir içerisinde versiyona göre 98 kilometreye kadar sadece elektrik motoruyla yol alabiliyor. NX 450h+’ın bataryası, 2.5 saat civarında doldurulabiliyor.
Tüm versiyonlarda zengin donanımlar
NX 350h ürün gamında tüm modeller 4×4 sürüş özelliğine sahip. Business, Business Plus, Executive F Sport ve Exclusive donanım seçenekleriyle sunuluyor. Bununla birlikte NX’in dışardan da kabloyla şarj edilebilen modeli plug-in NX 450h+ da 4×4 sürüş özellikleriyle, Executive, F Sport ve Exclusive donanım seçenekleriyle tercih edilebiliyor.
NX 350h’ın giriş seviyesi versiyonu 1.650.000 TL fiyatına sahipken plug-in NX 450h+ ise 2.375.000 TL’den başlayan fiyatlarla sunuluyor. Tüm versiyonlarla zengin donanımlar sunan yeni NX, versiyona göre ısıtmalı ön-arka koltuklar, ısıtmalı direksiyon, kablosuz şarj özelliği, panoramik cam tavan, ambiyans aydınlatma, elektrikli bagaj kapağı, 14 inç dokunmatik ekran, Mark Levinson ses sistemi, dijital iç dikiz aynası ve sunroof gibi donanımlarıyla öne çıkıyor.
Lexus’tan bir ilk daha: E-Latch elektronik kapı
Yenilikçi yaklaşımıyla öne çıkan NX, Lexus’un elektronik kapı açma sistemiyle donatılan ilk modeli unvanını aldı. Geleneksel iç kapı kolu yerine kapı paneline yerleştirilen düğmeye tek bir yumuşak dokunuş ile kapı rahatça açılabiliyor. Japon evlerindeki geleneksel fusuma sürgülü kağıt perdeli oda bölücü kapılardan esinlenen elektronik kapı, otomotiv sektöründe bir ilk olan Güvenli Çıkış Asistanı özelliğiyle kombine edildi. Böylece kapı açma anında arkadan bir araç, motosiklet veya bisiklet geldiğinde bunu algılayarak kapının açılması önleniyor. Dış tarafta ise sabit kapı kolunun iç tarafında küçük bir düğme yer alıyor.
- nesil NX güvenlikte yeni standartları belirledi
Euro NCAP çarpışma testlerinde 5 yıldız alan yeni NX, bu standartları da aşarak güvenlik ve sürücü yardımcıları alanında birçok yenilik getiriyor. Yeni NX’in geliştirilmiş Ön Çarpışma Önleyici Sistemi hem gündüz hem de gece motosiklet, hayvan ve ağaç, duvar gibi sabit objeleri de tanımlayabiliyor. Bununla birlikte Acil Direksiyon Asistanı, Adaptif Hız Sabitleyici ve Şerit Takip Asistanı gibi özelliklerle sürüşü daha güvenli ve konforlu hale getiriyor. Her hava şartında konforu artıran ve sürüş kolaylığı sağlayan dijital iç dikiz aynası da, NX’in yenilikçi özelliklerinden biri olarak öne çıkıyor.
Otomotiv Sektörü
Yenilenen Kia Sportage Türkiye’de Satışa sunuldu
 
														1993 yılındaki ilk neslinden itibaren dünyada SUV kültürünün oluşmasında önemli bir mirasa sahip olan ve 7 milyon adedin üzerinde satış başarısı kazanan Kia Sportage, makyajlanan beşinci nesliyle Türkiye’de.
Yeni Sportage, Kia’nın ‘Zıtlıkların Birleşimi’ tasarım felsefesiyle, özgüvenli görünümü ve göz alıcı LED Star Map aydınlatması ile öne çıkıyor.
Güçlü SUV Mirası
Kia’nın küresel ölçekte bugüne kadar en yüksek satış adedine ulaşan amiral modeli Sportage, makyajlanan beşinci nesliyle tasarım, teknoloji ve konfor alanlarında yapılan kapsamlı değişim ve yeniliklerle C SUV segmentinde yeni bir standart belirliyor.
Küresel ölçekte 7 milyon adetten fazla satılan ve Türkiye’de de her zaman yoğun ilgi gören Sportage, cesur dış tasarımı, üstün teknolojik özellikleri ve sunduğu konforla SUV sınıfındaki iddiasını sürdürüyor.
Tasarım: Cesur dış görünüm, lüks iç mekân
Yeni Sportage’da Kia’nın ‘Zıtlıkların Birleşimi’ tasarım felsefesi bir kez daha dikkat çekiyor. Modelin tasarımında pürüzsüz ve yumuşak yüzeyler, güçlü ve sağlam çizgilerle dengeleniyor. Yeni tasarım ön ve arka tamponlar ve dikkat çeken LED Star Map aydınlatmaları Kia’nın imzası haline gelen “Kaplan Burun” ön ızgarasıyla tamamlanıyor.
İç mekânda ferah ve konforlu bir yaşam alanı sunan Yeni Sportage, GT-Line donanımında çift renkli deri direksiyon simidi ve sadeleştirilmiş gösterge paneliyle modern bir tasarım anlayışını yansıtıyor. Yeni koltuk döşemeleri konforu artırırken, GT-Line’a özel dekoratif süet deri koltuklar şıklığı ön plana çıkarıyor.
Arka koltukta neredeyse 1 metre (996 mm) diz mesafesi sunan Yeni Sportage, 591 litrelik bagaj hacmini, arka koltuklar yatırıldığında 1.780 litreye kadar çıkarabiliyor. Yeni Sportage, 19 inç jantlarla gelirken GT-Line donanımında aynı ölçülerde özel tasarım alüminyum jant seçeneği de sunuyor.
Konforlu ve Akıllı Çözümler
Yeni Sportage, sürüş deneyiminin merkezine konumlandırdığı 12,3 inç çift panoramik entegre ekranla şıklığı ve teknolojiyi bir araya getiriyor. Sürücü destek sistemleri, navigasyon ve multimedya fonksiyonlarına kolay erişim sağlanırken aynı zamanda Harman Kardon premium ses sistemi ise müzik deneyimini zirveye taşıyor.
Multimedya ekranının altındaki çok fonksiyonlu dokunmatik panel, sürücülere ses ve klima ayarlarını sezgisel şekilde yönetme imkânı sunuyor. Kablosuz Apple CarPlay & Android Auto, çevre görüş kamerası, 360 derece park sensörü ve kablosuz telefon şarj gibi teknolojiler de Yeni Sportage’daki sürüş deneyimini daha keyifli kılıyor.
Yeni Sportage, üç farklı donanımla 2.820.000 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor.
Otomotiv Sektörü
BYD Türkiye, “Teknoloji Şovu”na TEKNOFEST İstanbul’da Devam Ediyor
 
														BYD Türkiye, Kemerburgaz’da inşa ettiği özel alanda YANGWANG U8 ve YANGWANG U9’un benzersiz yeteneklerini sergilediği nefes kesen teknoloji şovunun ardından, şimdi de bu modelleri ve teknolojik gücünü TEKNOFEST İstanbul’da katılımcılarla buluşturdu.
Dünyanın lider yeni enerji araç üreticisi BYD, Türkiye’nin en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST İstanbul’da yerini aldı. 17-21 Eylül tarihlerinde İstanbul Atatürk Havalimanı’nda düzenlenen festival, teknoloji tutkunlarını bir araya getirirken; BYD Türkiye de lüks segment markası YANGWANG U8 ve YANGWANG U9 modellerinin yanı sıra, ODMD (Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği) Ocak – Ağustos verisine göre tüm elektrikli hatchback modeller içerisinde en fazla satış yapan BYD DOLPHIN modelini ziyaretçilerle buluşturdu.
BYD’nin devrim niteliğindeki Blade Batarya, e4 Platform, CTB ve CTC Teknolojisi, BYD DiSus Akıllı Gövde Kontrol Sistemi başta olmak üzere ileri teknolojileri de fuar alanında kurulan özel stand alanında katılımcılara tanıtıldı.
TEKNOFEST’E gelen ziyaretçiler, BYD’nin inovasyon gücüyle donatılmış araçlarını ve ileri teknolojilerini yakından inceledi. Track Edition versiyonu ile dünyanın en hızlı elektrikli süper spor modeli unvanına sahip YANGWANG U9, BYD’nin kurduğu özel stand alanında sergilenirken, amfibi özelliği sayesinde hem karada hem de suda hareket edebilen YANGWANG U8 ise 360 derece Tank Dönüşü performansı ile nefes kesen bir şov sundu.
“BYD Teknoloji Şovu’ndan sonra, ileri teknolojilerimizi TEKNOFEST’te tüm Türkiye ile buluşturuyoruz”
BYD Türkiye Genel Müdürü İsmail Ergun, markanın inovasyona olan güçlü bağlılığını her fırsatta yansıtmaya büyük önem verdiklerini vurgulayarak şunları söyledi: “Türkiye’nin en büyük teknoloji etkinliği olan TEKNOFEST, ülkemizin özellikle havacılık ve savunma sanayi alanında ulaştığı noktayı gösteren son derece değerli bir organizasyon. Ayrıca, gençlerimizin bilim ve teknolojiye olan ilgisini destekleyerek, ülkemizin geleceğine de katkı sunuyor.
DNA’sında teknoloji ve inovasyon olan BYD ise, kendini sürekli gelişime adamış küresel bir teknoloji markası. 120 bini aşkın Ar-Ge mühendisiyle her gün ortalama 40 patent başvurusu gerçekleştiren şirket; bataryadan elektrikli motorlara, süspansiyon sistemlerinden akıllı sürüş teknolojilerine kadar birçok devrim niteliğindeki teknolojiyi otomotiv dünyasına kazandırıyor.
Türk tüketicisi, yeni teknolojilere olan ilgisi ve hızlı adaptasyon yeteneğiyle öne çıkıyor. Biz de BYD Türkiye olarak, 7 farklı modelden oluşan geniş ürün yelpazemizle en son teknolojileri kullanıcılarımızla buluşturuyoruz. Bugün burada teknoloji ve otomobil severlere BYD’nin inovasyon gücünü yakından tanıtmak için bulunuyoruz. 11 Eylül’de Kemerburgaz’da gerçekleştirdiğimiz, Avrupa’da bir ilk olma özelliği taşıyan etkinlikte YANGWANG U8 ve U9 modellerimizi kapsamlı bir teknoloji şovuyla tanıtmıştık. BYD Teknoloji Şovu’ndan sonra şimdi ileri teknolojilerimizle TEKNOFEST’te yer almak ve bu teknolojilerimizi tüm Türkiye ile buluşturmak bizim için ayrı bir mutluluk.”
BYD, teknoloji gücüyle fark yaratıyor
1995’te batarya üreticisi olarak yola çıkan BYD, bugün elektrikli araçlar, yenilenebilir enerji ve akıllı teknolojiler alanında geliştirdiği çözümlerle daha temiz ve sürdürülebilir bir gelecek için çalışıyor. 2022’de fosil yakıtlı araç üretimini tamamen sonlandıran ilk otomotiv şirketi olan BYD, bugün dünyanın lider yeni enerjili araç üreticisi konumunda bulunuyor.
Batarya, elektrik motorları ve elektronik kontrol üniteleri gibi elektrikli araçların kalbinde yer alan bileşenlerdeki uzmanlığıyla öne çıkan BYD, son yıllarda geliştirdiği Blade Batarya, DM-i Süper Hibrit Teknolojisi, e4 Platform, CTB ve CTC Teknolojisi, BYD DiSus Akıllı Gövde Kontrol Sistemi ve DMO Süper Hibrit Sistemi gibi yenilikler, markayı sektörün öncüleri arasına taşıyor. Bir teknoloji lideri olarak BYD, yalnızca otomobil üretmekle kalmıyor; mobilitenin geleceğini yeniden tanımlıyor. YANGWANG U8 ve U9 modelleri, bu vizyonun en çarpıcı örneklerini temsil ediyor.
DOLPHIN: Gelişmiş teknoloji, uzun menzilli batarya gücü
Okyanus serisinin öne çıkan modellerinden BYD DOLPHIN, deniz yaşamından ilham alan tasarım detaylarıyla şık ve modern bir görünüm sunuyor. Gelişmiş teknolojisini uzun menzilli batarya gücüyle birleştiren BYD DOLPHIN, konfor ve verimlilik odaklı bir sürüş deneyimi sağlıyor.
Geniş iç hacmi ve yüksek teknoloji donanımlarıyla segmentinde öne çıkan BYD DOLPHIN, 2024 AutoBest Ödülü’nü kazanarak kalite ve verimliliğini tescilledi. BYD’nin kendi geliştirdiği e-Platform 3.0 üzerinde yükselen model, Lityum Demir Fosfat (LFP) teknolojisine sahip 60.4 kWsa kapasiteli Blade Batarya ile güvenlik, dayanıklılık ve performans konusunda yüksek standartlar sunuyor.
204 PS güç ve 310 Nm tork üreten elektrik motoruyla 0-100 km/s hızlanmasını 7 saniyede tamamlayan DOLPHIN, 160 km/s maksimum hıza ulaşabiliyor. WLTP ölçümlerine göre 427 km WLTP menzil ve 15.9 kWsa karma enerji tüketimi sunan model, 110 kW DC hızlı şarj desteği sayesinde bataryasını yüzde 30’dan yüzde 80’e 26 dakikada şarj edebiliyor. Gelişmiş enerji tasarrufu sağlayan ısı pompası sistemi ise standart olarak sunuluyor.
Euro NCAP’ten 5 yıldız alan BYD DOLPHIN, markanın diğer modellerinde olduğu gibi uzaktan bağlantı özellikleriyle kullanıcılarına üst düzey konfor sunuyor. Türkiye’deki BYD sahipleri ise uzaktan güncelleme (OTA) sistemi sayesinde araçlarını servise gitmeye gerek kalmadan güncelleyerek her zaman en güncel teknolojiye sahip olabiliyor.
YANGWANG U8: BYD’nin lüks ve son teknoloji SUV’u
YANGWANG markasının ilk seri üretim modeli olan U8, BYD’nin 20 yılı aşkın AR-GE birikiminin ve inovasyon vizyonunun bir sonucu olarak ortaya çıktı. Performans, güvenlik ve ileri teknolojiyi bir arada sunan U8, lüks SUV segmentinde “fütüristik teknoloji, olağanüstü off-road kabiliyeti ve premium yaşam alanı” kombinasyonu ile öne çıkıyor. YANGWANG’ın temeli, 2004’te tanıtılan BYD ET konseptine dayanıyor. ET, dört motorlu bağımsız aktarma sistemini dünyaya ilk kez tanıtmıştı. 20 yıl sonra bu vizyon, e4 platformu ile seri üretime taşındı.
Markanın logosu, “elektrik” anlamına gelen en eski Çince hiyerogliflerden Dian’dan esinlenmiş olup, ilerleme ve bilinmeyene cesurca yol almayı simgeliyor.
Dünyanın en prestijli tasarım ödüllerinden olan IF Tasarım Ödüllü U8’in öne çıkan teknolojileri arasında yüzme kabiliyeti dikkat çekiyor. Araç, bu özelliği sayesinde karada ilerledikten sonra su üzerinde de yol alabiliyor. Bir diğer yenilikçi özellik olan Tank Dönüşü ise dört tekerin ters yönlerde dönmesiyle aracın kendi etrafında 360 derece dönmesine imkân tanıyor.
49,05 kWh Blade Batarya ve CTC (Cell-to-Chassis) entegrasyonu ile 880 kW (1.196 PS) güç ve 1.280 Nm tork sunan araç, 0’dan 100 km/s hıza 3,6 saniyede ulaşıyor ve azami 200 km/s hız yapabiliyor. CLTC protokolünde, aracın karma sürüş menzili 1.000 km, elektrikli sürüş menzili ise 180 km olarak açıklanıyor.
Araç içi uydu iletişimi, gece görüş sistemi ve opsiyonel drone kitiyle donatılmış olan U8, aynı zamanda VtoL enerji paylaşımı ve 15+1 kişiselleştirilebilir off-road modu gibi özelliklerle de dikkat çekiyor. DiSus-P hidrolik gövde kontrol sistemi, 20 inç dövme alaşım jantlar, su geçirmez hava girişi ve sabit yan basamak gibi donanımlar da araca üstün bir kullanım deneyimi sağlıyor.
YANGWANG U9: BYD’nin elektrikli süper otomobil vizyonu
BYD YANGWANG U9, inovasyon, mühendislik, güvenlik ve estetiği bir araya getiren elektrikli süper spor otomobil vizyonunu temsil ediyor. 360 derece dönüş, zıplama ve dans etme kabiliyetleriyle otomotiv dünyasında yenilikçi bir performans deneyimi sunan bu model, ileri teknoloji ile estetiği bir araya getiriyor. Keskin hatlara sahip Time Gate tasarım dili, Interstellar far tasarımı ve dinamik ışık imzaları ile U9, aerodinamik ve sportif bir duruş sergiliyor. Çift kokpit iç düzen ve 127 renkli ambiyans aydınlatması, sürüş moduna göre değişerek yüksek teknoloji deneyimini pekiştiriyor.
Dört bağımsız motoruyla 1.305 PS güç ve 1.680 Nm tork üreten BYD YANGWANG U9, 0’dan 100 km/s hıza 2,36 saniyede ulaşabiliyor. 80 kWh yeni nesil Blade Batarya ile CLTC protokolünde 450 km menzil sağlayan araç, 500 kW çift girişli ultra hızlı şarj sistemi sayesinde yüzde 30’dan yüzde 80’e yalnızca 10 dakikada ulaşabiliyor.
BYD’nin e4 platformu üzerine inşa edilen U9, bağımsız tork kontrolü, DiSus-X akıllı gövde kontrol sistemi, karbon-seramik diskler ve gelişmiş süspansiyon yapısı ile hem pist performansı hem de günlük sürüş konforu sunuyor. Aerodinamik olarak ayarlanabilir ve opsiyonel karbon fiber “swan neck” spoiler yüksek yere basma kuvveti sağlayarak üstün yol tutuşu sağlarken, araçta ısı pompası ve Cell-to-Body entegrasyonu gibi ileri teknolojiler de yer alıyor.
YANGWANG U8 ve U9 modelleri, BYD’nin Ar-Ge gücünü, mühendislik vizyonunu ve teknoloji liderliğini doğrudan yansıtırken, şu an için Avrupa homologasyonu bulunmadığı için Türkiye pazarında kısa vadede satışa sunulmaları planlanmıyor.
Otomobil
JAECOO Türkiye Pazarındaki Üst Düzey Başarısını Kutluyor!
 
														Türkiye pazarındaki ilk yıl dönümünü kutlayan JAECOO, bu süreçte premium SUV segmentindeki olağanüstü başarısını gözler önüne serdi. Bu kapsamda markanın ilk premium off-road SUV modeli JAECOO 7, üstün performansı, yenilikçi tasarımı ve premium kullanıcı deneyimiyle hem güçlü bir itibar hem de etkileyici satış rakamları elde ederek 2025 yılında 4×4 içten yanmalı motorlu SUV segmentinde yıl başından bu yana zirveye yerleşti ve markanın pazardaki bilinirliğini ve rekabetçiliğini tümüyle kanıtladı. Üstün tasarımı, ileri teknolojisi ve şehirli çok yönlülük ile off-road kabiliyetini birleştiren JAECOO, pazar ve medyadan yüksek takdir kazanırken, aynı zamanda şehirli seçkin kullanıcıların da gözdesi oldu.
JAECOO’nun ilk yıl dönümü kutlaması başarıyla tamamlandı. Markanın gelişiminde önemli bir dönüm noktası olan etkinlik, JAECOO’nun geçtiğimiz yıl boyunca teknoloji inovasyonu, ürün tasarımı ve hizmet deneyimindeki olağanüstü başarılarını gözden geçirmesini sağlarken premium SUV pazarındaki istikrarlı büyümesini ve etkisini de ortaya koydu. Özellikle bu özel günde JAECOO 7, üstün performansı, yenilikçi tasarımı ve premium kullanıcı deneyimiyle hem güçlü bir itibar hem de etkileyici satış rakamları elde ederek 2025 yılında 4×4 içten yanmalı motorlu SUV segmentinde yıl başından bu yana zirveye yerleşti ve markanın pazardaki bilinirliğini ve rekabetçiliğini tümüyle kanıtladı.
JAECOO, 2024 yılında gerçekleştirdiği resmi Türkiye lansmanından bu yana olağanüstü tasarım, ileri teknoloji, müşteri odaklı felsefe ve premium ürün konumlandırmasından güç alarak hızla üst segment bir lüks marka olarak kendini kanıtladı. Lansmanından itibaren marka, çok sayıda ana akım haber kaynağından, otomotiv odaklı medyadan yüksek övgüler aldı; bu da JAECOO’nun profesyonel gücünü ve lüks SUV pazarındaki benzersiz cazibesini doğruladı. Aynı zamanda JAECOO’nun kullanıcı kitlesi de markanın yüksek segment konumlandırmasını yansıtıyor. Bu kitle şirket yöneticileri, uzmanlar ve öncü girişimcilerin bulunduğu çeşitli sektörlerden seçkin profesyonellerden oluşuyor. Bu da markanın şehirli seçkinler arasındaki geniş tanınırlığını ve etkisini ortaya koyuyor.
JAECOO 7 4×4 içten yanmalı motorlu SUV segmentinin zirvesinde
Beklentileri karşılayan JAECOO, lansmanından bu yana üstün ürün kabiliyetleri ve olağanüstü kullanıcı deneyimi sayesinde pazarın ilgisini toplamayı başardı. JAECOO 7, şehirli seçkinlerin talep ettiği lüks ve konforu sunmakla birlikte, aynı zamanda etkileyici arazi performansı da sağlayarak şehir ve açık hava koşullarında kolaylıkla yol alabiliyor. Yedi farklı sürüş modu, dört tekerlekten çekiş sistemi, 540 derece gelişmiş görüntü sistemi ve rafine tasarımıyla JAECOO 7, son derece rekabetçi bir pazarda öne çıkıyor. JAECOO 7, geçtiğimiz yıl boyunca, mükemmel pazar performansını koruyarak 2025 yılında dört tekerlekten çekişli benzinli SUV segmentinde zirveye yerleşti. Bu başarı, markanın lüks SUV sektöründeki gücünü ve etkisini vurgularken, aynı zamanda off-road yetenekleri ile çok yönlü şehirli SUV kabiliyetini bir araya getiren yüksek segment bir marka olarak JAECOO’nun olağanüstü rekabetçiliğini doğruluyor. Aynı zamanda şehirli seçkin kullanıcı topluluğu arasında itibarını ve etkisini daha da pekiştiriyor.
Markanın geçtiğimiz yıl boyunca gösterdiği olağanüstü performans ve istikrarlı büyüme, gücünü ve etkisini tümüyle ortaya koyuyor. İleriye bakıldığında JAECOO, inovasyonla gelişimi sürdürmeye, ürünlerini ve hizmet deneyimini sürekli optimize etmeye, premium segment SUV pazarındaki liderliğini sağlamlaştırmaya ve yeni trendler belirlemeye devam edecek.

 
											 
											 
											 
											 
											 
											 
											 
											